Tunç, bazı siyasi çevrelerin ve kamuoyunun soruşturmayı "darbe" olarak nitelendirmesine tepki göstererek, "Bağımsız yargının gerçekleştirdiği soruşturmaları farklı taraflara çekmek, darbe gibi ifadelerle nitelendirmek son derece tehlikeli ve yanlıştır. Sokak çağrıları yaparak soruşturmalar üzerinden dezenformasyon yapmak, kamuoyunu yanıltmaya yönelik söylemlerde bulunmak asla kabul edilemez" dedi.

İki Ayrı Soruşturma Yürütülüyor

Bakan Tunç’un açıklamasına göre, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen iki ayrı soruşturma bulunuyor:

Terör Suçları Soruşturma Bürosu tarafından yürütülen dosyada, Ekrem İmamoğlu ve 6 kişi hakkında gözaltı kararı verildiği ve şüphelilerin "terör örgütüne yardım etmek" suçlamasıyla soruşturulduğu belirtildi.

Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından yürütülen diğer soruşturmada ise, Ekrem İmamoğlu dahil 100 şüphelinin "çıkar amaçlı suç örgütü kapsamında rüşvet, ihaleye fesat karıştırma, nitelikli dolandırıcılık, kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirme" gibi suçlarla suçlandığı ifade edildi.

Bu kapsamda toplam 106 şüpheli hakkında gözaltı kararı bulunduğunu belirten Tunç, soruşturma dosyalarında MASAK raporları, vergi uzmanlarının incelemeleri, tanık beyanları ve çeşitli delillerin yer aldığını açıkladı.

"Hukukun Üstünlüğü Esastır, Kimse Yargıdan Bağımsız Değildir"

Bakan Tunç, Türkiye Cumhuriyeti’nin bir hukuk devleti olduğunu ve herkesin hukuk önünde eşit olduğunu vurgulayarak şunları söyledi:

Fahrettin Altun’dan İmamoğlu’nun gözaltına yönelik tepkilere yanıt: 'Cumhurbaşkanımızın Hukukunu Korumaya Devam Edeceğiz' Fahrettin Altun’dan İmamoğlu’nun gözaltına yönelik tepkilere yanıt: 'Cumhurbaşkanımızın Hukukunu Korumaya Devam Edeceğiz'

"Kanunlar karşısında herkes eşittir, hiç kimseye ayrıcalık tanınamaz. Anayasa’nın 138. maddesi gereğince mahkemeler bağımsızdır. Hiçbir organ, makam, merci veya kişi yargıya emir ve talimat veremez. Soruşturma süreci gizlidir ve adaletin sağlıklı işleyebilmesi için bu gizliliğe uyulması önemlidir."

"Yargı huzurunda hesap vermek ve savunma yapmak herkes için bir hak, aynı zamanda bir zorunluluktur" diyen Tunç, soruşturmalar hakkında delillere vakıf olmadan yapılan yorumların doğru olmadığını belirtti.

"Soruşturma Süreci Siyasi Değildir"

Bakan Tunç, gözaltı kararlarının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ilişkilendirilmesine yönelik yorumlara da sert tepki gösterdi.

"Yargının başlattığı soruşturma ve davaları Sayın Cumhurbaşkanımızla ilişkilendirmek en hafif tabiriyle hadsizliktir. Türkiye’de yasama, yürütme ve yargı ayrılığı esastır. Yargı, kimseden emir almaz. Yargıya saldırmak, yargı mensuplarını tehdit etmek kabul edilemez."

"Hukuka Güvenilmeli, Süreç Sükûnetle Beklenmeli"

Soruşturmalar hakkında "hukuka güven duyulması gerektiğini" belirten Tunç, kararların yargı süreci tamamlandıktan sonra netleşeceğini ifade etti.

"Türk yargısına güvenmemiz gerekiyor. Yargının gerçekleştirdiği işlemler denetime tabidir. Suçlamalar, savunmalar ve deliller süreç içinde netleşecektir. Şu aşamada soruşturmanın sonucunu sükûnetle beklemek ve hukuki süreci takip etmek gerekmektedir."

Kaynak : PHA

Kaynak: RSS