Bazen bize ne yapılsa boş diyesim geliyor ama inanın şeytana uymak istemiyorum. Tabi bu işin esprisi. Hayırdır ne celallendin diyebilirsiniz elbet, ama acele etmeyin sebeplerim var. Yıllardır aman Adıyaman sahipsiz, burda bir şey olmaz, ne bir festival, ne tiyatro, ne sinema, ne konser... deyip durduk. Evet haklıydık, çünkü gerçekten de yoktu. Hani İbrahim Tatlıses demiş ya "Oxford vardı da biz mi okumadık." misali haklıydık. Ancak bu sözler şu an için çok abes kaçıyor. Şimdi eğri oturup doğru konuşalım, takkeyi önümüze bir koyalım. Şu an Adıyaman'ımızda sinema, kendi çapında tiyatro (tek tük), festival, ve en önemlisi konserler oluyor. Hayır, tabi ki popüler müzikten bahsetmiyorum! Bildiğimiz klasik müzik konserlerinden, hatta bilmediğimiz klasik müzik konserlerinden bahsediyorum. Zorunuza gitmesin efendim, pek tabi bilmiyoruz, aksi halde bu güzelim konserler olduğunda o salonlardaki yerimizi alırdık. Evet 5.adımfest konserleri güzel memleketimizde ana sponsor ÇADAP (Çağdaş Adıyamanlılar Dayanışma Platformu) ve diğer kıymetli sponsorları desteğiyle, sayın Özgür Oğuz hocamın katkı ve şefliği eşliğinde düzenlendi. Ama ne, tabi ki sessiz sedasız, kendi halinde. Şuna inanıyorum ki Türkiye 'nin çeşitli illerinden gelen sanatçıların kendileri bu yoğun ilgisizliğe şaşırmıştır. Ne yazık ki yoğun ilgi diyemiyorum, zira bu tam bir ilgisizlikti. Öncelikle Adıyaman Üniversitesi’nde düzenlenen bu konsere sayın rektörümüz Prof. Dr. Mustafa Talha Gönüllü'yü ve akabinde öğretim görevlilerimizin her akşam iştirakini beklerdim. Zira bir saati neredeyse aşmayan bu süre hele de sadece birkaç gün sürmüşse bu kadarcık ilgiyi hakketmiştir zannımca. Sonuçta kulaklarının dibinde oluyor, başka yerlerde insanlar bu konserlere bilet alarak gidiyor, burada ücretsiz olduğunu belirtmek isterim. Bunun yanı sıra, sayın valimiz Sayın Aykut Pekmez ve Belediye Başkanımız Sayın Süleyman Kılınç'ın da iştiraki memleketimiz için büyük önem arzedecekti. Malum liderlerimizi örnek alan, onları takdir ve takip eden, onları alkışlayan bir toplumuz. Bu manada nacizane dileğim bu konserlere öncelikli olarak büyüklerimizin iştirak etmesi, bu konuda güçlü ve tanıtıcı reklamlar yapılmasını desteklemesi, bu tür konserleri teşvik etmesidir. Hatta okullarla görüşülüp öğrenci topluluklarının konserlere getirilmesi işin ehemmiyetini arttıracaktır. Hem biliyorum ki güzelim memleketimizde de birçok evladımız çeşitli enstrüman eğitimi almaktadır. Sanatçılarımız, hocalarımız vardır konuyla ilgili. Bu tür konserler onların gelişimi ve örnek almaları için oldukça ideal olur. Bence memleket hepimizin ve burası adına hepimize bir şeyler düşüyor. Bizlerin de birilerinin bizi sopayla dürtmesini beklemek yerine artık gözümüzü açıp dünyayı görmemiz lazım. Hep beraber elimizi taşın altına koyalım ki Adıyaman 'ımız mevcut kültürel zenginliğini tanıtsın, tarihi ve turistik açıdan bizi görecekleri gibi sanatsal anlamda da görsünler. Başka Adıyaman yok, bu memleket bizim. Konsere gelen sanatçıların memleketimize gözlerinin içi gülerek, sevinç ve heyecanla bakmaları, buraya tekrar gelecek olmalarının sözünü vermiş olmaları bizim için büyük bir şans. Bu bizi çok mutlu etti. Güzel şeyler olacak. Bu arada kendimi de bu konuda eleştiriyorum bilinsin, iğneyi kendime batırdım yani, daha çok araştırıp bu tür etkinlikleri köşemde tanıtabilirdim. Fakat bu bundan sonra yapmayacağım anlamına gelmez, taşın altına ben de elimi koyacağım nacizane. Konsere gelen festival akademisi gençlerine tek tek teşekkür ediyorum. Sayın Utku Mahanoğlu, Larissa Derin Kaş, Yunus Emre Keleş, Can Yelken, Ata Furat, İlgim Sıla Subaşı, Ecmel Neva Bildik, Marina jincharadze, ayrıca ünlü piyanist Yeşim Gökalp, Serla Balkarlı, Gülsin Onay ve Adıyaman Flarmoni Orkestrası ve şefi Özgür Oğuz hocam... Ve adını yazamadığım herkes mükemmeldiniz. İyi ki geldiniz. Instagram: nazantstnypcofficial