Eylem, Adalet Sarayı'ndan başlayarak Demokrasi Parkı'na kadar yapılan bir yürüyüşle devam etti. "Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz" ve "Kızını koruma, oğlunu eğit" gibi sloganlarla seslerini duyuran grup, kadına yönelik şiddet ve cinayetlerin toplumda nasıl normalleştiğine ve bunun politik bir sonuç olduğuna dikkat çekti.
Eylemin sonunda yapılan basın açıklamasında konuşan Adıyaman Barosu avukatlarından Ayşenur Altuntaş, Türkiye’de artan kadın cinayetlerine ve şiddete dikkat çekerek, "Kadın cinayetleri politiktir ve politikalar tarafından desteklenmektedir" dedi. Açıklamasında, kadınların her geçen gün daha fazla şiddet mağduru olduğunu, evlerde, sokaklarda, yurtlarda, kampüslerde, yani her yerde güvende olmadıklarını belirtti. Son bir hafta içinde onlarca kadının erkekler tarafından katledildiğini vurgulayan Altuntaş, Ayşenur ve İkbal'in İstanbul'da, Bedriye'nin Diyarbakır'da, Barkın ve Fatma'nın Tekirdağ'da vahşice öldürüldüğünü hatırlattı.
Cezasızlık Algısı Şiddeti Artırıyor
Altuntaş, Türkiye'de kadın cinayetlerinin politik sebeplerden kaynaklandığını, kadına yönelik şiddet ve cinayetlerin cezasızlık politikasıyla beslenerek artığını söyledi. İstanbul Sözleşmesi'nden çıkılmasının, 6284 sayılı yasanın her gün tartışmaya açılmasının ve kadın katillerine "iyi hal" indirimi verilmesinin şiddeti teşvik ettiğini belirtti. "Kadın cinayetleri politiktir" diyerek bu sistematik kıyıma dur denilmesini talep etti. Sokaklarda kadına tacizde bulunanların serbest bırakıldığını, kadınların çocuk sayısına ve nasıl doğum yapacağına kadar her şeyine karışıldığını, bu politikaların kadın katillerine tolerans tanıdığını savundu.
"Kadına Yönelik Şiddet Politiktir"
Açıklamasında şunları söyledi: "Kadınlara yönelik şiddet, her geçen gün politik bir zeminde büyüyor. 2011 yılında Türkiye’nin adını verdiği İstanbul Sözleşmesi'nden usulsüz bir karar ile çekilerek, şiddete karşı mücadelede geri adım atıldı. Bu geri çekilme, şiddet uygulayan erkeklerin elini güçlendirdi. Kadın cinayetleri, devletin ihmalkâr tutumu ve politik kararları nedeniyle artıyor. Şiddeti engellemek için yasal düzenlemeler yapılmazsa, kadın cinayetleri artmaya devam edecek."
İstanbul Sözleşmesi'ne Geri Dönüş Çağrısı
Altuntaş, İstanbul Sözleşmesi'ne geri dönülmesi gerektiğini belirterek, 6284 sayılı yasanın uygulanmasının şiddeti önlemede hayati önem taşıdığını vurguladı. Kadın hakları savunucuları olarak, kadın cinayetlerinin durdurulması ve şiddetle mücadelenin sürdürülebilmesi için bu yasal düzenlemelerin uygulanması gerektiğini ifade etti.
Kadınlara Yönelik Şiddetle Mücadelede Kararlılık
Basın açıklamasının sonunda, Altuntaş, toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadın hakları için mücadele edeceklerini belirterek, "Kadınlar olarak her alanda şiddetle ve cinayetlerle mücadele edeceğiz. Kadınların yalnız olmadığını, her zaman ses çıkaran bir kitle olduğumuzu göstereceğiz. İstanbul Sözleşmesi yeniden yürürlüğe girmeli ve 6284 sayılı yasa etkin bir şekilde uygulanmalı. Kadınların yaşam hakları için mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz" diyerek sözlerini sonlandırdı.
Eylem, kadınların attığı sloganlar ve dayanışma mesajlarıyla son bulurken, katılımcılar kadına yönelik şiddetin sona erdirilmesi için toplumsal farkındalığın artması gerektiğini vurguladı.
Kaynak : PHA