Nasıl mı? Hemen bitişiğimizdeki sınır komşumuz Şanlıurfa halkı, o dönemin iktidarına AK Partiye öyle bir tokat attı ki şehir 2009 ve sonrasında 50 yılda elde edemeyeceği yatırımları 15 senede çekti. Bu da yetmedi 2009 seçimlerinden hemen sonra 2011’de yapılan seçimlerde AK Parti, bir Bakanı liste başı yaptı. Yatırımlar hızla gelmeye başladı. Ardından 2012’de büyükşehir statüsünü aldı. 2015’de iktidar, yine liste başına bir Bakanı getirdi ve şehir alması gerekenden daha fazla yatırım aldı, yoluna hızla devam etmektedir.
AK Partinin o çok güçlüyüm dediği 2009 yerel seçimlerinde “ceketimi koysam zaten kazanıyorum” dediği söylem yerle bir oldu.
Bir yerel aktör çıktı ortaya Eşref FAKIBABA. Kendisi zaten 2004 seçimlerinde AK Partiden kazanmıştı. İkinci kez görev istediğinde sen kim oluyorsun oyu lider alıyor, oyu parti alıyor dediler ve adamı aday etmediler.
Bağımsız katıldığı belediye başkanlığı seçimini % 44 oyla birinci bitirdi ve Şanlıurfa’ya belediye başkanı seçildi.
Bu seçimde bir şey daha oldu ve çoğumuzun dikkatinden kaçtı. O da; seçime katılım oranı % 77’de kaldı. Bu şehirde % 90 ve üzerinde olan katılım oranı bir anda sert bir iniş yaşadı.
Bu veriler bize gösteriyor ki seçmeni kızdırmaya gelmez, öyle bir tokat atar ki hiçbir lider hiçbir parti bu tokadın nereden geldiğini anlamaz. Seçmen naziktir, seçmen geleceğe umutla bakmak ister, seçmen her daim güvenli liman arar.
Kim ki seçmene kızar, onu aşağılar, onu hor görür sandıkta cevabını alır. Fazla uzağa gitmeye gerek yok. Daha beş sene önce 2019 yerel seçimlerinde Kâhta Belediye Başkanlığını Saadet Partisi adayı, meclis üyelerinin çoğunluğunu ise AK Parti adayları kazanmadı mı?
İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediyesinde başkanlar CHP’den, meclis üyeleri ise AK Partiden seçilmedi mi?
Çok partili hayata geçtiğimiz günden beri seçmen hep doğru karar vermiştir. Bu bir yarış ise ve adına demokrasi diyorsak bir oy fazla alan yarışı kazanan taraf oluyor.
31 Mart 2024 günü Adıyaman halkına bir görev düşüyor
Klasik bir anlayış olan “belediye iktidarda olmaz ise yatırım alamaz” sözü hiç de doğru değildir. Adıyamanlı seçmenin şunu idrak etmesi beklenmektedir.
İller Bankası A. Ş’den her ay düzenli olarak gelen ve nüfusa göre pay edilen bir miktar var. Bu, Kanunla düzenlenmiş ve kimse değiştiremez. Diğer gelir ve giderler ise Belediye Kanunu’nda açıkça gösterilmektedir. Maharet nerede bilir misiniz? Seçeceğiniz belediye başkanı ve ekibinin İller Bankasından başka ne kadar ilave gelir yaratacağı, ne kadar AB projelerinden hibe alacağı, en önemlisi bu işleri ne kadar bildiği ile doğru orantılıdır.
Çok merak ediyorum. Adıyaman Belediyesinin resmi internet sayfasında görmek isterim ama yok.
Son 20 yılda AK Parti iktidarı var, dört seçimi de AK Parti adayı kazanmış (önceki iki dönem ise RP ve FP, bunları da sayarsak 6 dönem ve 30 sene). Merkezi hükümetin Kanunla verdiği ödenek dışında Adıyaman Belediyesi ne kadar ilave ödenek almış? Bilen var mı? Yok. Çünkü ilave bir yatırım ve ödenek gelmedi.
Olsa idi bunlar çok büyük reklamlarla gösterilir, basında genişçe anlatılır hatta açılışlar bile yapılırdı.
Demem o ki; yerel seçimlerle genel seçimlerin dinamikleri çok farklıdır. Şehre hizmet etmek için ille de iktidar partisinin adayının kazanması gerekmiyor.
Adıyaman’daki muhalefet partilerine büyük iş düşüyor.
Otobandan önceki son istasyon 31 Mart 2024 yerel seçimleridir. Her parti kendi gücünü zaten biliyor. En önemli karne ise 14 Mayıs 2023 seçimleridir. İktidar partisinden sonraki en büyük parti CHP’dir. Bunu HEDEP takip etmektedir. Diğer partilerin oyları sadece 2019 verileri ile ancak değerlendirilmektedir.
Bu itibarla; muhalefet kendi arasında bir bütünlük sağlayamaz ise geçmiş ola. Çünkü seçmen dağınık yapıyı sevmez. Güce gider. Anadolu’da bir söz vardır. Kavgalı eve kız vermezler. Kavga ve kısır çekişmelerden uzak bir görüntü, aklıselim bir ehliyetli başkan adayı ile CHP şemsiyesi altında bu seçim alınabilir. İmkânsız değil.
Aslında şartlar o kadar uygun ki bunu göremeyen muhalefet temsilcileri eğer aklı ve bilimi öne sürmezler duygu ile hareket ederlerse tam da Cumhurbaşkanının istediği ortam kendiliğinden oluşuyor. Çünkü Adıyaman’da Cumhur İttifakının bileşenleri kendi partileri ile seçime girecekler. Örneğin Yeniden Refah Partisi hem de AK Partiden ciddi oy koparacak bir adayla seçime gidiyor. MHP kendi adayı, BBP kendi adayı ile seçmen karşısına çıkacak.
Bu ekonomik kriz devam ederken, bu işsizlik sürekli artmakta iken Adıyaman ve Türkiye’nin iktidarını değiştirmek bu yerel seçimlerden geçmektedir.
Adıyaman halkı ne yapacağını biliyor. Depremden sonra verilen sözlerin yerine getirilmediğini görüyor. Şimdilik sesini çıkarmıyor ama sanmayın ki belediye seçimleri AK Parti için çantada keklik.
Muhalefetin 7 partisi aklıselim davranacak, herkesin üzerinde mutabık kaldığı bir isimle seçmenin karşısına çıkacak ve bu belediyeyi tıpkı 1989’da olduğu gibi iktidarın elinden alacaktır. AK Parti yine ceketimi koysam kazanırım nasıl olsa Adıyaman AK Partiye, Cumhurbaşkanına sevdalı, aday Kim olursa olsun seçimi alırız iddiası bu sefer tutmayacaktır.
Muhalefetin çıkaracağı aday AKP’den 5-6 bin civarından oyu alıp CHP’ye getirebilirse bu seçim muhalefetin olacaktır. Önceki yıllarda Adıyaman Belediye Başkanlığı sadece 1 oyla el değiştirmedi mi?
Konteynerlerde yaşayan o sessiz çoğunluğun tokadı öyle bir sert olur ki kimse anlayamaz bile.
Eğer Adıyaman seçmeni bu seçimde hangi projen var? Ne ile nasıl yapacaksın sorusu yerine 30 senedir çözülmeyen sorunları neden çözmediniz? Depremden sonra konutlarımızı neden teslim etmediniz? Ben bu zihniyeti değiştiriyor ve muhalefete beş sene şans vereceğim derse şehir başka bir şehir ülke başka bir ülke olur. Aksi halde tek adam rejimi ile yaşamaya devam ederiz kimseye de kızmayı hakkımız olamaz.
Anahtar şehrin muhalefet temsilcileri ile seçmenin elindedir.
Dr. Adnan AĞIR