Özellikle savunma sanayinde yaşanan büyük atılımları hatırlatan Kacır, Türkiye’nin bu alandaki projelerinin ülkenin geleceği açısından kritik olduğunu vurguladı.
"Sanayi Üretiminde Dev Atılım"
Bakan Kacır, Türkiye’nin son 22 yılda sanayi üretiminde büyük bir gelişme kaydettiğini ifade etti. 2000’li yılların başından bu yana sanayi üretiminin 3,2 kat arttığını belirterek, bu dönemde Türkiye’nin altyapısının güçlendiğini söyledi. "Sanayi üretimindeki artış, Türkiye'nin dünya pazarlarına erişimini genişletti. Çin'den Avrupa'ya kadar birçok ülkeye rekabetçi bir şekilde ürün ihraç edebilme kabiliyetine sahibiz," dedi.
Pandemi döneminde küresel tedarik zincirlerinde yaşanan sorunları Türkiye’nin fırsata çevirdiğini belirten Kacır, sanayi üretimindeki artışın %20 seviyesine ulaştığını vurguladı. Bu başarıyı, Türkiye’nin tedarik zincirlerinin kırılgan olduğu dönemde sanayi sektöründe gerçekleştirdiği stratejik hamlelere bağladı.
"Savunma Sanayii: Türkiye'nin Milli Teknoloji Hamlesi"
Bakan Kacır’ın açıklamalarında savunma sanayiine geniş yer verildi. Özellikle terörle mücadele döneminde müttefik ülkelerden destek alınamaması ve silah ambargoları, Türkiye’nin kendi teknolojilerini geliştirmeye yönelmesine neden oldu. "Türkiye, savunma sanayisinde dışa bağımlılığı minimize ederek, yerli ve milli teknolojilere yöneldi" diyen Kacır, savunma sanayiindeki proje sayısının 62’den 1000’e yükseldiğini kaydetti.
Kacır, insansız hava araçları (İHA) ve savunma sistemlerinin dünya genelinde büyük bir etki yarattığını söyledi. Özellikle Bayraktar TB-2 İHA’sının savaş teknolojilerinde bir paradigma değişimi oluşturduğunu belirtti. Türkiye'nin savunma sanayinde katmanlı projelere imza attığını dile getiren Kacır, "Çelik Kubbe projesi ve Hisar, Siper gibi projelerle Türkiye'nin hava savunma sisteminde milli kabiliyetlerini geliştirdiğini"** belirtti.
"Ekonomik İstikrar ve Büyüme: İhracat ve Sanayi Üretimi"
Kacır, Türkiye’nin ekonomik büyüme trendinin sanayi üretimiyle birlikte devam ettiğini belirterek, enflasyonla mücadele ve yüksek faiz politikalarının geçici etkiler yaratabileceğini, ancak Türkiye'nin sanayi üretiminde uzun vadede büyümeye devam edeceğini söyledi. Türkiye’nin ihracatta da büyük başarılar elde ettiğini ifade eden Kacır, "36 milyar dolardan 262 milyar dolara ulaşan ihracat rakamlarıyla sanayi altyapısının gücünü kanıtladığını"** söyledi.
Ekonomik istikrarın sürdürülebilir olmasının siyasi istikrarla birlikte sağlanabileceğini belirten Bakan Kacır, sanayi yatırımlarının durmaması için çeşitli adımlar atıldığını vurguladı. Özellikle ihracat kredilerinin artırılması ve yatırım taahhütlü avans kredisi programlarının devreye sokulmasıyla yatırım hızının korunduğunu ifade etti.
"Ar-Ge ve İnovasyon: Türkiye’nin Rekabet Gücü"
Ar-Ge ve inovasyon konularında da önemli mesajlar veren Kacır, Türkiye’nin bu alanlarda önemli adımlar attığını söyledi. "AR-GE insan kaynağımızı 29 binden 270 bine çıkardık. Türkiye'nin AR-GE altyapısı rekabet gücüne hazır" dedi. Katma değeri yüksek ve inovasyon odaklı projeler sayesinde Türkiye’nin rekabet gücünü daha da artıracağını belirtti.
"Elektrikli Otomobiller ve TOGG"
Türkiye’nin yerli elektrikli otomobili TOGG hakkında da açıklamalarda bulunan Kacır, TOGG’un ihracat talepleri almaya başladığını belirtti. Şarj altyapısının güçlendirilmesi için yatırımlar yapıldığını dile getiren Kacır, bu yatırımların Türkiye'nin elektrikli araç pazarındaki rekabet gücünü artıracağını ifade etti.
"Millileşme ve Yerlileşme: Zorunluluk"
Son olarak, Bakan Kacır millileşme ve yerlileşmenin Türkiye için bir tercih değil, zorunluluk olduğunu bir kez daha vurguladı. Özellikle savunma sanayi projelerinin bu zorunlulukla şekillendiğini belirten Kacır, "Türkiye, savunma sanayi projelerinde dünya çapında önemli bir noktaya geldi. Bundan sonra da bu alanda gelişmeye devam edeceğiz" dedi.
Kaynak : PHA
