Tuncer Bakırhan'dan hükümete çağrı: !Cumhuriyet'in ikinci yüzyılında Kürt sorununu çözün' Tuncer Bakırhan'dan hükümete çağrı: !Cumhuriyet'in ikinci yüzyılında Kürt sorununu çözün'

Doğan, duruşma salonuna sanatçı Gülben Ergen’in alınırken birçok avukat ve baro başkanının dışarıda bırakılmasına tepki gösterdi. Narin Cinayeti Davası'nı takip eden Perre Haber Ajansı muhabirleri Gülbahar Süngü ve Gülşah Yakşi'ye konuşan Doğan, adaletin sağlanması için mücadelelerinin süreceğini vurguladı.

"Duruşma Salonuna Giriş Sorunu"

Duruşmada yaşanan kapasite sorununa değinen Doğan, “Duruşma salonunun fiziki koşulları bu dava gibi büyük bir katılım beklenen bir süreç için yetersizdi. Avukatlara öncelik verilmesi gerekirdi, ancak bu konuda tedbirsiz davranıldı,” dedi. Sanatçı Gülben Ergen’in duruşma salonuna alınması, çok sayıda avukatın ve baro başkanının ise dışarıda bırakılması baro çevrelerinde tepkiye yol açtı. Doğan, “Bu, ne avukatlık mesleğine ne de yargı camiasına yakışan bir durum. Geniş katılımlı davalar için daha büyük salonlar tercih edilmeliydi,” ifadelerini kullandı.

"Davanın Seyri: Çelişkili İfadeler ve Sır Perdesi"

Duruşmanın içeriğine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Av. Doğan, sanıkların ifadeleri arasında ciddi çelişkiler olduğunu vurguladı. “Sanıklar ifadelerinde hem birbiriyle çelişiyor hem de daha önce verdikleri beyanlardan sapmalar gösteriyorlar. Bu çelişkiler, mahkeme heyeti ve avukatlarımız tarafından tespit edildi,” diye belirtti. Doğan, özellikle Nevzat Bahtiyar’ın verdiği ifadenin amca Salim Güran’ın suçlamalarına karşı gelmesi ve sanıklar arasında karşılıklı suçlamaların başlamasının, soruşturmanın aydınlanması sürecinde önemli olduğunu ifade etti.

“Küçük Bir Kızımız Katledildi, Bu Sır Perdesinin Aralanması Lazım”

Doğan, Narin Güran’ın yaşam hakkının vahşice ihlal edildiğini belirterek, “Gerçek faillerin ortaya çıkması ve gereken cezaları almaları gerekiyor. Küçük bir kızımız katledildi; nasıl ve neden öldürüldüğü konusunda sır perdesinin aralanması şart,” dedi. Soruşturma sürecinde cezasızlıkla mücadele etmenin önemine dikkat çeken Doğan, “Cezasızlık politikalarıyla mücadele ancak adaletin tam anlamıyla yerine getirilmesiyle sağlanabilir. Bu davanın da gelecekte benzer olayların yaşanmaması için örnek teşkil etmesi lazım,” şeklinde konuştu.

“Hak Ettikleri Cezanın En Ağırını Almalılar”

Adıyaman Barosu olarak sürecin sonuna kadar takipçisi olacaklarını belirten Av. Doğan, “Burada yaşam hakkı ihlal edilen bir kız çocuğu var, faillerin tam olarak belirlenmesi ve hak ettikleri cezayı almaları için mücadeleye devam edeceğiz. Davada tarafların tutumları ve sorumluların cezalandırılması, toplumda adalet duygusunu yeniden tesis etmek adına oldukça önemli,” ifadelerini kullandı.

Narin Güran cinayeti davasında adaletin sağlanması yönündeki çabalarının süreceğini vurgulayan Doğan, tüm tarafların ve baroların bu sürecin takipçisi olacağını belirterek açıklamasını sonlandırdı.

Kaynak : PHA

Kaynak: rss