Başkan Temel açıklamasında;
"Değerli Adıyaman kamuoyunun malumu olduğu üzere, Adıyaman Kent Konseyi 14 Temmuz 2024 tarihinde Sivil Toplumun büyük bir katılımla destek verdiği genel kurulunu yasal olarak tamamlamış ve yönetimi oluşmuştur.
Adıyaman Kent Konseyi yönetimi 14 Temmuz 2024 tarihi itibariyle görevinin başındadır.
Bilahare, yaşanan süreci tüm detayları ile şeffaf bir şekilde defaten çeşitli medya organları vasıtasıyla sizlerle paylaşarak gerekli bilgilendirmeyi yapmıştık.
İdari işlemin yetki, sebep, şekil, konu ve maksat açısından hukuka uygun olması gerekir. Bu şartlardan birisinin eksik olması halinde idari işlem iptal ile maluldür. Emredici hukuk kurallarına ve kamu düzenine, genel ahlaka aykırı işlemler ise yoklukla maluldür.
Belediye başkanlığının yapmış olduğu genel kurul ilanı ve genel kurulun kendisi idari işlemin unsurlarından yetki şartının olmamasından dolayı hukuka aykırıdır. Ayrıca buradaki amaç ideolojik bir sebep olup bu yönüyle de işlem hukuka aykırıdır. Kanunun açıkça sadece kuruluş için yetki verdiği belediye başkanı yetkisini kötüye kullanarak genel kurul ilanı yapmıştır. Mahkeme bir önceki ilanı durdurmuş ve henüz nihai kararını vermemiştir. Mahkemenin yürütmeyi durdurma ile ilgili verdiği kararda belediye başkanının yetkisinin sadece kuruluşta olduğunu belirtmiştir. Tüzel kişiliği olan, dava açabilen veya davalı olabilen bir kurumun bir sivil toplum kuruluşunun vesayet ile yönetilmesinin kanundan geldiğini iddia etmek demokratik teamüllere aykırı olur.
Kent konseylerinin kuruluş amacı demokratik katılımı arttırmaktır. Yapılan kanun değişiklikleri halkın yönetime katılmasını amaçlayan kent konseylerinin belediyelerin vesayetinden çıkarılması için yapılmıştır. Bir belediye başkanına yakışan genel kurulunu yapmış ve kentimiz için faydalı çalışmalar yapan bir kuruluşa sahip çıkmaktır. İnsanları ötekileştirerek, uçlaştırarak memleketimize faydalı olması mümkün değildir.
Memleketimizin acılarının yeni olduğu yaralarının henüz kabuk bağlamadığı bu dönemde inatlaşarak bir süreci yönetmek istemiyoruz. Açtığımız davanın sonucu beklenmeden yeniden genel kurul ilanı yapılması uzlaşmacı, demokratik, halkın sesinin duyulması amacının pek mühim olmadığını göstermiştir. Bu durumda her ilana dava açmak yerine daha çok gündem meşgul etmemek adına yapılacak olan genel kurulu tanımıyoruz. Kent konseyi tüzel kişiliği olarak varlığımızı devam ettireceğiz. Bu yüzden hukuka aykırı antidemokratik yapılacak sözde genel kurul sonucunda sonuç hukuka aykırı olacağından seçimi tanımayarak çalışmalarımıza devam edeceğiz.
Değerli kurum ve kuruluşlarımızın sözde genel kurula katılmamaları hukuk ve demokrasi tarafında yararlı ve doğru bir duruş olacaktır.
Bizim mücadelemiz kentin hak ve hukukunu koruma mücadelesidir...
Bizim mücadelemiz, hiçbir siyasi kurumun ve anlayışın vesayeti altına girmeden ama siyaseti de memlekete hizmet vesilesi gören bir anlayışla, siyaset üstü bir anlayışı hâkim kılmaktır...
Kamuoyunun bilgisine saygıyla sunarız."