BAZI KADINLAR

Abone Ol

Yaz aylarında, biçer-döverlerin tarlalara girmesiyle sivrisinekler kendilerine başka mekânlar aramaya başladılar.

 

Tuzlu nohut tarlaları bu yaratıklar için vazgeçilmez yerler olur.

 

Nohut biçmek dünyanın en zor işlerindendir. Ekseriyetle nohutlar tek tek elle çekilirler.

 

Bu işi de genellikle kadınlar yapar bölgemizde. Yevmiye 20 lira. 20 lira almak için kadınlar 10 saat güneşin altında nohut biçmek zorundalar.

 

Tarlaya girince sivrisinekler korkudan mıdır, kaçışırlar ve yüzüne gözüne doğru saldırırlar.

 

Nohut biçenler ise tuzlu ellerini gayrı ihtiyarı yüzüne gözüne sürerler.

 

Bu işkence nohut çekerken nasırlaşan ellerin acısından daha fazla acı verir.

 

Mercimek ve nohutların bitimi kadınlar için yeni işin başlangıcıdır.

 

Efendim… Bizde ekmek sacda yapılır ve yakıt olarak buğday sapları kullanılır.

 

Buğday sapları güneş doğmadan önce toplanır.

 

Niye derseniz? Sabaha karşı saplar yumuşak olur, toplanması daha kolaydır.

 

Aynı zamanda kadınlar onlarca kilo ağırlığındaki bu sapları sırtına alıp bazen kilometrelerce mesafeden taşıdıkları için sıcaklar bastırmadan eve varmak isterler.

 

Geceden sap toplamanın avantajları gibi dezavantajlarının olması da mümkün.

 

Yılan, akrep, kene gibi yaratıkların ısırması, köpeklerin saldırısına uğramak gibi.

 

Kadın her yerde kadındır diyorsanız yanılıyorsunuz.

 

Bahsini ettiğim kadınlar bu işleri yaparken mesela takı takmazlar, makyaj yapmazlar, estetik gibi bir dertleri yoktur.

 

Konken, biriç, pişbirik, msn, kahve falı, burç, fantezi, hobi, manikür… gibi kavramları bilmezler.

 

Bazı kadınlar güzellikte, bazıları daha çok iş yapmada kızlarıyla yarışırlar.

 

Bazı kadınlar havuza girerken makyaj yapmazlar, bazıları da hiç yapmazlar.

 

Bazıları şişmanlamamak için yiyip içmezler, bazıları da ekmek-su bulamadıkları için yiyip içmezler.

 

Bazı kadınlar moda olsun diye yırtık pırtık elbiseler giyerler, bazıları yenilerini bulamadıkları için.

 

Bazıları kimyasal madde kokarlar, bazıları doğa kokarlar.

 

Bazı kadınlar sevmek için yaşarlar, bazıları sevilmek için.

 

Bazı kadınlarda beden güzelliği, bazılarında ruh güzelliği önceliklidir.

 

Bazı kadınlar sadece “kadın” dır. Bazı kadınlar kendilerine “çağdaş kadın” derler ki, kendilerini ötekilerinden farklı kılabilsinler.

 

Bazı kadınlar sokakta avazı çıktığı kadar bağırırlar “çağdaşlık, kadın hakları” diye, bazı kadınların bundan haberleri yoktur, bazıları da bunlara bakıp kıs kıs gülerler.

 

Demek ki, kadın her yerde aynı kadın değil.

 

Mercimek çorbasını beğenmeyen kadın var, mercimek toplamak için canını dişine katan kadın var.

 

Bir erkek olarak bana göre kadın; Anadır, sevgilidir, sevdadır…

 

 

Fahrettin Çelik