Ey Recep Tayyip Erdoğan yürürlükte olan Anayasa’nın, Siyasi Partiler Kanunu’nun, Seçim Kanunu’nun size sunduğu imkanlarla, önünüze bir engel çıkarılmadan, halkın size verdiği oylarla, milletvekili, başbakan, Cumhurbaşkanı oldunuz.
Ey Binali Yıldırım yürürlükte olan Anayasa’nın, Siyasi Partiler Kanunu’nun, Seçim Kanunu’nun size verdiği imkanlarla, önünüze bir engel çıkarılmadan halkın size verdiği oylarla milletvekili, bakan, başbakan, Meclis Başkanı oldunuz.
Ey AKP Milletvekilleri, yürürlükte olan Anayasa’nın, Siyasi Partiler Kanunu’nun, Seçim Kanunu’nun sizlere verdiği imkanlarla, önünüze bir engel çıkarılmadan halkın verdiği oylarla milletvekili oldunuz.
17 yıldır iktidarsınız. AKP Genel Başkanı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’yi tek başına aldığı kararlarla yönetiyor. Demokrasiyi, hukuku, hak ve özgürlükleri ortadan kaldırdınız.
Ülkenin 90 yıllık biriktirdiği varlıklarını sattınız.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve çevresi zenginleşirken, ülke ve halk yoksullaştı.
Bunlar yetmiyormuş gibi üstüne üstlük birde Türkiye’yi bizden olanlar bizden olmayanlar diye böldünüz ve ayrıştırdınız.
Sizin gibi düşünmeyenleri dışlıyorsunuz, hakaret ediyorsunuz. Ekmeğini elinden alıyorsunuz.
Ülkenin barış ve huzurunu bozdunuz.
Türk halkı, gelecek endişesi ve arayış içine girdi.
31 Mart 2019 yerel seçimlerinde size dur dedi.
31 Mart 2019 yerel seçimlerinde dün sizi iktidar yapan halk, yeter artık dedi.
Size beklediğiniz oyu vermedi.
Ankara, İstanbul, Antalya Büyükşehir belediye başkanlıklarını kaybettiniz.
Dün siz, genel ve yerel seçimlerde iktidara geldiğinizde, siz kazanmıştınız.
Karşınızdakiler yenilmiş ve kaybetmişlerdi.
Peki bugün siz, yenilgi, kaybetmeyi, başkasının kazanmasını neden kabul etmiyorsunuz?
İlçe seçim kurulları, il seçim kurulları, Yüksek Seçim Kurulu, sizden aldığı talimatlarla, sizin oy sonuçlarına itiraz ettiğiniz il, ilçe ve belde belediye başkanlığı oyları yeniden sayılmasına karar veriyorlar.
Fakat CHP’nin, İyi Parti’nin, Saadet Parti’sinin, HDP’nin itiraz ettiği il, ilçe ve belde belediye başkanlığı oylarının yeniden sayılması istekleri anında ret ediliyor.
Bunda hukuk var mı?
Adalet var mı?
Yapılan iş ahlaki mi?
Ey Recep Tayyip Erdoğan, ben ben diyerek, hukuku ayaklar atına alarak, isteğimi yaparım ve yaptırırım diyerek, ülkede huzursuzluk yaratmaya, Türkiye’yi dünyaya rezil etmeye ne hakkınız var?
Ey Binali Yıldırım, halkın verdiği oylarla milletvekili, bakan, başbakan, Meclis Başkanı oldunuz.
İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanı adayı oldunuz ve kaybettiniz.
Bunu dünya gördü.
Fakat siz, illa İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanı olacağım diyorsunuz.
Bunun için hukuku arkadan dolaşarak, İstanbul ilçe, il seçim kurullarına, yüksek seçim kuruluna her türlü dayatmayı yapıyorsunuz.
İlla İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanı olacağım diyerek, Türkiye’yi dünyaya rezil etmeye ve Türkiye’ye bu kötülüğü yapmaya ne hakkınız var?