Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bursa’da BTSO Ödül Töreni’nde Merinos Kültür Merkezi’nde işadamlarına hitap etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satır başları...
Diğer şehirlerimiz gibi Bursa'ya da sık sık geliyoruz. İş dünyamız ve sivil toplum kuruluşlarımızla bir araya gelerek taleplerini dinliyor varsa sıkıntılarını çözüme kavuşturuyoruz. Gençlerimiz, kadınlarımız, çiftçilerimiz ve toplumumuzun diğer kesimleriyle yaptığımız buluşmalarla milletimizle olan gönül bağımızı güçlendiriyoruz. Bursa'yı 3 kez ziyaret ettik. Bursa'ya her gelişimizde tarihi değerde pek çok yatırımı hizmete açtık. TOGG'un üretim tesisimizi Bursamızın ve Türkiyemizin hizmetine sunduk. Bursa'ya ve Bursalı kardeşlerimize hizmet etmeyi sürdüreceğiz.
Cumhuriyetimiz dünyada farklı bir konuma sahiptir. 16 Türk devletinin tarihi 2 bin 200 yılı aşıyor. Bursa Sanayi ve Ticaret Odamız köklü geçmişiyle şehrimizin hafızası konumundadır. 28 Şubat zihniyetinin ülkemize verdiği zarara tanık oldular. Size ve milletimize ağır bedeller ödeten tüm bu krizlerle beraber son 20 yılda yakalanan ekonomik ivmeyi de bizzat gördünüz, yaşadınız. Türk ekonomisinin neleri başarabileceğini yakından tecrübe ettiniz.
Hükümetlerin ortalama ömrünün 1,5 yıla bile bulmadığı siyasi atmosferde istikrardan bahsedilemez. AK Parti öncesi eski Türkiye ile yeni Türkiye arasındaki en büyük fark işte budur. Son 20 yılda ülkemizin yazdığı başarı hikayesinin arka planında siyasette güven ve istikrar ortamının kalıcı bir şekilde sağlanmış olması vardır. Türkiye ilk defa orta ve uzun vadeli planlar yapabilme, bunları hayaya geçirebilme imkanına kavuşmuştur.
Bugün dünya enerji ve gıda başta olmak üzere krizleri konuşurken biz ihracatta 254 milyar dolara ulaşmamızı, istihdam oranlarını, turizmde 51 milyonu aşan turist sayımız, savunmadan enerjiye her alanda yakalanan tarihi başarıları konuşuyoruz. Türkiye'nin yıldızı daha çok parlıyor. Türkiye, kendinden söz ettiriyor. Ülkemizin küresel siyasetteki özgül ağırlığı yaşanan her hadiseyle birlikte daha da artıyor. Türkiye aynı zamanda Afrika'dan Asya'ya tüm mazlum milletlere de ilham kaynağı oluyor.
Bir işletmeyi büyütmek çoğu zaman yıllar, on yıllar alır. Bir beceriksiz idareci elinde iflasa sürüklenmesi aylar sürer. Aynı durum ülke siyaseti için geçerlidir. Ülkemiz ekonomisi için çarpan etkisi yapacak hamlelerin daha emekle safhasındayken nasıl boğulduğunu pek çok gördük. Şimdi aynı kirli oyun tekrar sahnelenmek istiyor. Savunma Sanayi alanında kopartılan fırtınayı sizler de takip ediyorsunuz. Daha sandıktan bile çıkmadan ülkemizin gurur kaynağı olan projelerini dillerini dolamaya başladılar. Firmalarımızı itibarsızlaştırmaya kalktılar. Attıkları yalanın altında ezilince de masanın diğer ortakları gibi başkalarını suçlamaya gittiler. İHA ve SİHA konusu altılı masanın hazımsızlığının ilk değil en son örneğidir.
Tüm dünyada başarıyla adından söz ettiren şirketlerimize çete iftirası atmaktan çekinmedi. Üreten, ihracat eden, ülkemize yatırım yapan firmalarımızı açıkça tehdit etti. Yurt dışındaki yatırımcılara 'Türkiye'ye gelmeyin' diyecek kadar ileri gitti. Pek çok ihanet derecesine varan tehditlerle iş dünyamıza yönelik iftiralarda bulundu. Sanayi ve ticaret odalarımızın önemli bir kısmından maalesef ciddi bir ses yükselmedi. Bu zatın özel sektörü tehdit eden ifadeleriyle ilgili serbest piyasa ekonomici savunucularından da pek çok eleştiri cümlesi duymadım. Biz siyasetçilerden önce en güçlü tepkiyi iş dünyamız vermesi gerekirdi. Sermaye ırkçılığı karşısında herkesten evvel sanayi ve ticaret odaları tavır koymalıydı. İş dünyamızı tehdit edenlere, sermaye düşmanlığı yapanlara hak ettikleri cevabı sandıkta vereceğiz.
Konuşmanın ardından Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, günün anısına Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hediye takdim etti.