Coşkun, cinayetin üzerinden iki ay geçmesine rağmen halen katillerin belirlenemediğini vurgularken, toplumun çocukları koruyamadığını belirtti. Coşkun, demokratik kamuoyunu davaya sahip çıkmaya ve sorumluların ortaya çıkarılması için baskıyı artırmaya çağırdı.

“Narin’in Cinayetini Büyük Bir Üzüntü ve Kızgınlıkla Takip Ettik”

Açıklamasına, Narin Güran’ın ölümünden duyduğu üzüntüyü ifade ederek başlayan Hüseyin Coşkun, şöyle konuştu:

Milletvekili Kurt’tan İçişleri Bakanı Yerlikaya’ya deprem bölgesiyle ilgili sorular Milletvekili Kurt’tan İçişleri Bakanı Yerlikaya’ya deprem bölgesiyle ilgili sorular

“Bugün 8 Kasım 2024, Narin’in cansız bedeninin bulunmasının üzerinden tam iki ay geçti. Bu süre içinde, toplum olarak büyük bir üzüntü ve kızgınlıkla bu cinayeti takip ettik. Dün görülen ilk duruşmada, sanıkların beyanları üzerinden yürütülen davada ne yazık ki halen bir neticeye ulaşılabilmiş değiliz. Sanıkların ifadeleri ve çelişkili beyanlarıyla birlikte, etkin bir soruşturma yürütülmediği yönünde izlenimler ortaya çıkıyor. Bu, kamu vicdanını yaralayan ve toplumda adalete olan güveni zedeleyen bir durumdur.”

“Çocuklarımızı Korumakta Başarısız Oluyoruz”

DEM Parti Adıyaman İl Eş Başkanı, açıklamalarında çocuk güvenliğinin toplumun sorumluluğu altında olduğuna dikkat çekti ve çocukların maruz kaldığı tehditlere vurgu yaptı. Coşkun, “Bu cinayet toplumun tüm kesimlerini ilgilendiren bir sorumluluğun göstergesidir. Geldiğimiz noktada, yeni doğan bebekleri bile Yeni doğan Çeteleri'nin çıkarları yüzünden kaybetme tehlikesi yaşıyoruz. Çocuklarımız büyüdüğünde ise bu kez de çocuk katilleriyle mücadele etmek zorunda kalıyoruz. Toplum olarak çocuklarımızı koruyamaz hale geldik. Bu noktada Narin’in yaşadığı acı kaderi tüm topluma hatırlatmak istiyorum,” dedi.

“Toplum Vicdanı ve Demokratik Kamuoyu Baskısını Artırmalı”

Hüseyin Coşkun, davanın sonuçlanması ve sorumluların cezalandırılması için kamuoyuna çağrıda bulundu. “Narin Güran cinayeti davasına tüm toplumun sahip çıkması, demokratik kamuoyunun baskısını artırması gerekmektedir. Çocuklarımızın güvenli geleceği adına bu davayı sahiplenmeliyiz. Katillerin ortaya çıkarılmasına kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Bu davanın takipçisi olacağız,” diyerek, tüm sivil toplum kuruluşlarına ve demokratik kamuoyuna sorumluluğa davet etti.

Narin Güran Cinayetinde Gelinen Nokta: Sanık Beyanlarında Çelişkiler Dikkat Çekti

Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün başlayan Narin Güran cinayeti davasında, olayın üzerindeki sır perdesi henüz aralanamadı. Mahkemede ifade veren sanıkların beyanları arasında dikkat çeken çelişkiler yaşandı. Sanık Nevzat Bahtiyar’ın, Narin’i öldürmekle suçlanan amca Salim Güran ile anne Yüksel Güran hakkında öne sürdüğü iddialar tartışmalara yol açtı. Bahtiyar, amcanın ve annenin ilişki yaşadığını, Narin’in bunu gördüğü için öldürüldüğünü öne sürdü. Bu iddialar üzerine Mahkeme Başkanı, anne Yüksel Güran’a "Salim mi kızınızı öldürdü?" diye sorduğunda anne, “Kim öldürdü bilmiyorum. Namusuma leke sürdüler. Narin’in katilini istiyorum. Namusuma dil uzatıyorlar. 22 yıllık evliyim, eşim bana bir tokat dahi atmadı” dedi. Bu sözleriyle suçlamaları reddeden anne, “Narin’ime gelinlik giydiremeden kefen giydirdiler” diyerek gözyaşlarını tutamadı.

Sanık ifadelerindeki çelişkiler ve sanıkların birbirlerini suçlamaları, davanın seyrinde daha fazla soru işaretine neden oldu. Diyarbakır Barosu ve Türkiye Barolar Birliği de davaya katılım taleplerinde bulundular, ancak mahkeme bu talepleri reddetti. Duruşmaya müdahil olan Diyarbakır Barosu avukatları ise, sanıkların ifadelerindeki eksikliklerin dava dosyasına zarar verebileceği uyarısında bulundu.

Duruşmanın ilerleyen günlerde daha geniş bir salonda yapılması ve davanın aydınlanması adına daha etkin bir soruşturmanın yürütülmesi talepleri dile getirilirken, Narin Güran cinayeti tüm toplumun adalet beklentisiyle izlenmeye devam ediyor.

Kaynak : PHA

Kaynak: rss