İstinaf sürecinde olan ve onama kararı çıkabileceği yönündeki iddiaların gündeme geldiği bir dönemde, Gökçen, yargı yoluyla CHP'nin karar mekanizmalarını etkilemeye çalışmanın kabul edilemez olduğunu vurguladı.
"İmamoğlu, Halkın Temsilcisidir"
Gökçe Gökçen, İmamoğlu’nun milyonlarca vatandaşın oylarıyla seçilmiş bir belediye başkanı olduğunu hatırlatarak, yargı baskılarıyla İmamoğlu’nu korkutmanın mümkün olmadığını belirtti. “Ekrem İmamoğlu, halkın temsilcisidir, milyonların desteğiyle göreve gelmiştir ve halka hizmet etmektedir” diyen Gökçen, bu tür davaların halkın gözünde meşruiyetinin olmadığını söyledi.
"Yargı Yoluyla CHP'yi Etkilemek Kimsenin Haddi Değildir"
CHP Genel Başkan Yardımcısı, İmamoğlu davasını "ahmakça bir yargılama" olarak nitelendirerek, bu tür kararların halk nezdinde kabul görmeyeceğini belirtti. Gökçen, davanın CHP’ye yönelik bir baskı aracı olarak kullanılmaya çalışıldığını ima ederek, "Cumhuriyet Halk Partisi’nin karar mekanizmalarını yargı yoluyla etkilemeye çalışmak hiç kimsenin hakkı da değildir, haddi de değildir" ifadelerini kullandı.
"Demokrasi Vurgusu"
Açıklamasında demokrasi ve halk iradesi vurgusu yapan Gökçen, “Bizler başkanımızın yanındayız, demokrasinin yanındayız, halkın iradesinin yanındayız” sözleriyle İmamoğlu’na destek verdi. CHP'nin ve Türkiye’deki demokrasi savunucularının bu tür yargı baskılarına karşı dirençli olduğunu belirten Gökçen, CHP’nin toplumsal desteğini kaybetmeden yoluna devam edeceğini ifade etti.
"Davanın Arka Planı"
İmamoğlu, Yüksek Seçim Kurulu üyelerine yönelik söylediği iddia edilen “ahmak” ifadesi nedeniyle yargılanıyor. Bu davada, İmamoğlu'nun 2 yıl 7 ay hapis cezasına çarptırıldığı ve siyaset yasağı getirilmesi ihtimalinin olduğu tartışmaları, davanın siyasal boyutunu daha da ön plana çıkardı. CHP ve kamuoyunda bu davanın siyasi bir baskı aracı olduğu yönünde eleştiriler sürerken, Gökçen’in açıklamaları da bu eleştirileri daha da güçlendirdi.
Kaynak : PHA