İnegöl'ün işgali sırasında oğlunun Yunan askerlere yol gösterdiğini öğrenince silahı beline takıp, oğlunu bulup alnının ortasından vuran Domaniçli Habibe kadına selam olsun...

Annesi veremden ölünce, 8 yaşında babası ile cephe cephe gezen, 12 yaşında on başı rütbesi alan; Geyve, Sakarya, Gediz, Birinci ve İkinci İnönü savaşlarında bilfiil savaşan Nezahat Hanıma selam olsun...

Aralık 1921'de cepheye mermi taşımak için civar köylerden mermi taşımak için İnegöl'e gelen ve kağnının kara saplanması nedeniyle sırtında bebeği ile donarak can veren Şerife Bacı'ya selam olsun...

İzmir'in işgali üzerine 19 yaşında eşi ile birlikte Kuvayi Milliye çetelerine katılıp 2 yıl dağlarda mücadele eden, 17 Mart 1922'de çatışma esnasında düşmana erkeklerden önce atıldığı esnada şehit düşen Gördesli Makbule'ye selam olsun.

İşgal esnasında Ankara'da bulunan Mustafa Kemal'le irtibat kurup görev isteyen, Geyve'de gazi olan, Trikupis'e esir düşüp kaçan, çavuş Kara Fatma'ya selam olsun.

22 yaşında altınlarını satıp mavzer, çizme ve elbise satın alarak İzmir'e geçen, 600 kişilik kafileyi düşmandan kaçırmayı başaran, İzmir'de bacağı kırılan, Pozantı'da sol kasığından yaralanan gazi binbaşı Ayşe'ye selam olsun.

23 yaşında silahlanıp düşman karşısına çıkan, düşmanın Aydın'dan çıkartılması esnasında görev alan, Mustafa Kemal'in önerisiyle meclis tarafından kırmızı şeritli istiklal madalyası verilen Çete Emiri Ayşe'ye selam olsun.

Kılavuzluk yapmak amacıyla düşman içine sızarak, Fransız birliğini gece vakti Kurtboğazı mevkiine sokup 44 Türk askerinin 700 Fransız askerini tepelemesini sağlayan Kılavuz Hatice'ye selam olsun.

Osmaniye'de Fransızlar yapılan baskın esnasında korkup çekilen askerlere "Ben kadın halimle ayaktayken yerlerde sürünmeye utanmıyor musunuz?" diyerek düşman üzerine atılan ve şehit olan Tayyar Rahmiye'ye selam olsun.
(10uncukoylu)

Şimdi sen bu kadınlara, "savaş bitti evinde kumalarınla oturup erkeğe köle olmaya devam" diyeceksin öyle mi?
Hadi oradan...

Dünyada hiç bir milletin kadını “Ben Anadolu Kadınından fazla çalıştım. Milletimi kurtuluşa ve zafere götürmekte Anadolu Kadını kadar emek verdim,” diyemez!

"İnsan topluluğu kadın ve erkek denilen iki cins insandan oluşur. Kabil midir bu kütlenin bir parçasını ilerletelim, ötekini ihmal edelim de kütlenin bütünü ilerleyebilsin? Mümkün müdür ki bir cismin yarısı toprağa bağlı kaldıkça, öteki yarısı göklere yükselebilsin?"
"Şuna inanmak lazımdır ki, dünya üzerinde gördüğümüz her şey kadının eseridir."

"Ey kahraman Türk kadını! sen yerlerde suruklenmeye değil, omuzlar üzerinde yükselmeye layıksın."
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk

Eskiden yalnızca Türk kadınıydik. Afet inandık. Sabiha Gökçendik. Kara fatmadiydik. Gül Esindik. Hati Çirpandik. Bunun için isimlerimizin önünde ilk kadın ile başlayan meslek isimleri eklendi yalnızca. Artık kırmızı kurdele de bir kız. Bir damla kanda kadın. Mahallede namus, gezme de yollu, oturmada hanim, gulme de kaşar, Makyajda kaporta, örtünmede perde, akılda şeytan, evde süs, tahrikte dişi köpek, terkedilmede elinin kiri, ürersen tarla, üremezsen meyvesiz ağaç, aklı kısa eteği eksik olduk, bunun için şimdilerde isimlerimizin önünde "mağdur" yazıyor yalnızca. Çünkü kadının adı y(ç)ok...
(Yeliz KORAY)

Sevgili hem cinslerim; bizler birer et yığını değiliz, bizler birer bireyiz. Düşünen, soran, sorgulayan varliklariz. Kendinize gelin lütfen, ezdirmeyin kendinizi. Sizden çıkan bir şey sizden üstün olamaz. Iyiki varsınız, iyiki varız. Gözünüzü açın lütfen. Hayattan kopup eve haps olmayın. Kendinizi dislamayın sosyal hayattan, ekonomiden, eğitimden, yaşamdan...

Eyyy erkek denen varlik! Sana ruh uflendiginde bir kadının karnindasin. Ağladığın da bir kadının kucagindasin. 
Aşık olduğun da bir kadının kalbindesin. Bunu asla ve asla unutma. Ona güzel davran...
8 Martta kadınları kutlamak değil anlamak gerek. 8 Mart kadın-erkek eşitliği bilincini güçlendirmek içindir. Güçlü Türkiye için, güçlü yarinlar için, güçlü KADINlar.