Ayrılıklar hep hüzünlü gelmiştir bana. Birde yaraya tuz basma gibi oldu İzmir'de yaşanan deprem felaketi, hüznü ve acıyı yoğurdu yüreğimizde. Gözbebeğimiz olan şehrimizde hayatlarını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yakınlarına sabır, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Devletimiz ve vatandaşlarımız inşallah yaraları saracaktır.
Hüznümüzü başlatan konu Adıyaman 1954 Spor'un başkanı sayın Sait Aybak'ın başkanlıktan ayrılması. Arkadaşlarınız, dostlarınız, akrabalarınız ve çocuklarınız sayesinde hayatta kendinizi yalnız hissetmesiniz. Lakin yaptığınız işte, hele birde sosyal bir aktivite içerisindeyseniz ve maddi anlamda destek görmüyorsanız bu durum kişiyi yalnızlığa iter. Bir müddet sonra bazı şeylerden vazgeçersiniz. Hele bir de destek için gittiğiniz yerlerde "Parayı sen ver, aklı bizden al." duruşu mücadeleyi iflasa sürükler.
Taraftar gruplarının yada daha doğru tabirle taraftarların ve spor severlerin yüksek sesle haykırmaları gerekiyor, Adıyamanlı iş adamlarına. "Yeter artık takımınıza sahip çıkın!" "Sponsor olun!" Demelerinin zamanı çoktan geldi geçiyor bile. Yoksa başkanı, yönetimi, sporcuyu, hocayı, taraftarı eleştirmek en kolayı, onu bende yapıyorum. Haydi Adıyaman taraftarları ses birlikteliği yapın ve iş adamlarını ayağı kaldırın. Çünkü bu ilin takımlarına üstelik İmamağa gibi mütevazi takıma bile destek çıkmayan büyük iş adamlarına, asıl büyüklüğün sosyal aktivitelere harcadığın parayla olacağını, aksinin cebini doldurma olduğunu, göçerken kefenle gidileceğini, hoş bir seda bırakmak gerektiğini, haykırın.
Lütfen arkadaşlar güzel bir sinerji oluşturalım. Yazıyı paylaşmaktan çekinmeyin Adıyaman'ın yürekli insanları. Kalın sağlıcakla.