Ali dağı mesire alanı, sıcakta bile efil efil rüzgârın estiği bir noktada.
Adıyaman manzaralı çamların altında dinlenmek insanı mutlu ediyor, rahatlatıyor.
Ancak sıcakların etkili olduğu çamlar arasındaki kurumuş otlara sıçrayabilecek en ufak bir kıvılcım, telafisi güç olacak yangınlara sebep olabilir.
İnsan otururken bile çekinerek oturuyor.
Bilmeden yapılabilecek küçük bir hata, çok kötü olur.
Uf ufff!!
Lütfen dikkat, hem de çok dikkat.
Ciğerlerimiz yanmasın.
***
Sayın sürücüler lütfen, lütfen araba sürerken biraz daha dikkatli olalım.
Her an karşıya geçmek isteyen kirpi, sincap, gibi hayvanlar olabilir.
Bazıları hızlı, bazıları yavaştır.
Tıpkı yavaş olan bu kirpi gibi, maalesef hayatına mal olmuş.
Lütfen biraz daha dikkatli olalım.
***
Memeli Mağarası
Tut'un eteğinde kurulduğu, yapay Cırlaz şelalesi ve Memeli mağarasının olduğu dağ, yamaç paraşütünün yapıldığı çok dik, çetin ve aşılması zor bir dağ.
Dağın orta yerinde bulunan Memeli mağarasının çok ilginç bir hikâyesi var.
Yıllar yıllar önce, dağın arka tarafından bir kadın, dik ve geçit vermez kayalıklardan şehre inmek ister.
Çıkması kadar inmesi de mümkün olmadığı dağdan inmeye çalışır.
İnmekte çok zorlanır, kendi kendine; " eğer sağ-salim bu dağdan aşağı inersem bir kurban keseceğim!" diye söz verir.
Mağaranın olduğu yere geldiğinde, bir bit görür ve öldürür.
Sonra "işte kurbanı mı kestim!" diyerek sevinir
İlçede yaşayanların anlattığına göre; kadın taş kesilir oracıkta.
Görüntüsü kadın ve memeye benzer vücut yapısından dolayı; bugüne kadar "Memeli mağarası" diye anılır olmuş.
Çıkıp görmeyi çok isterdim, kısmet olmadı.
Hem çıkması, hem inmesi sıkıntılı, tehlikeli ve bir o kadar da zahmetli bir yerde bulunuyor.
***
Mezarlığa gidiyoruz.
Cenazeyi defnediyoruz.
Cenaze kalıyor, biz eve dönüyoruz.
Biz mi evimize dönüyoruz, yoksa o mu evine dönüyor?
***
Mezarlıklarda cenaze defin işlemi yapılırken, insanlar birbirini görüp hasret gideriyorlar.
Cenaze sorgu meleklerinin cevabına hazırlanırken, kabir dışındakiler de koyu sohbetler kırıla gider.
Sohbetler yarım kaldı mı, taziye yerinde tamamlanır.
***
Geçmişimizde ki Pirin havuzundan eser kalmamış.
Bir taraftan bahçe sulaması, bir taraftan bir kaç yere borularla şu götürme derken havuzun (kuyunun) üstü kapatılmış, önündeki çıkan suyun bile üstü kapatılmış, içecek su bile bırakmamışlar.
Yazık ya, insan üzülüyor.
Kerim BAYDAK
kbaydak61-artan@hotmail.com