İŞİDin, Haşhaşiler canlandı!

Abone Ol

Bu yeni, bir suçlama değil, uzun zamandır Müslümanları “kan emici”, “kafa kesen” ve “barbar” gösterecek kadar insanın tüylerini ürperten örneklerin esası, “İslam” adına ortaya çıktığını söyleyen ve çok korkunç işler yapan, çok zalim ve çok iğrenç terör örgütleridir.

İslam’la terör yan yana gelmeyeceği bilinmesine rağmen, batı, kendi kurduğu terör örgütlerine farklı kimlik yüklemeyi o kadar iyi biliyor ki, “karıncayı dahi incitmemesi” gereken Müslümanlardan da bu oyuna gelen oluyor.
Hizbullah, El Kaide, El Nusra veya İşid…
Hepsi “İslam” adını kullanan ama Amerika’nın, İsrail’in, batıda çeşitli ülkelerin beslediği, büyüttüğü ve yine Müslümanların üzerine saldırttığı terör örgütleridir.
Eskiden bir tane Hasan Sabbah vardı ve onun emrinde bulunan uyuşturulmuş Haşhaşiler…
Şimdi Hasan Sabbah çok, Haşhaşilerden de geçilmiyor.
Bazen Hasan Sabbah kılığına giren Amerika oluyor, bazen İsrail, bazen İngiltere, bazen Almanya veya Fransa…
Ama asla “bir kişi” olmuyor Hasan Sabbah, hem bir ülke ve bir amacın kimliğine bürünen oluyor.
Ama şimdiki Haşhaşiler, tarihtekinden farklı…
Benzerlikleri çok olsa da, temelde farklılar…
Bu Haşhaşiler, her yerde bulunabiliyor, her şekle girebiliyor ve her türlü ölümü hak görebiliyor.
Genellikle “iyi niyetli” insanları “cennetle” kandırıyorlar.
Sanki Tapu dairesi gibi cennetten köşkler dağıtıyorlar, bonusu da var…
İslam adına savaştığını sanıp, vahşi hayvanların yapamayacağı katliamları, en barbar, en adi ve en aşağılık şekilde uygulayabiliyorlar.
Bu, onların esas görevi…
Hem öldürerek patronlarına hizmet ediyorlar, hem İslam’ın adını kötüleyerek ve Müslümanlardan insanları ürküterek…
Korkunç insanlar haline geliyor, yufka yürekli, dilinde dua, gönlünde zikir olan Müslümanlar…
Batıda hiçbir şeyden haberi olmayan insanlar, “Müslüman” denildiğinde kafa kesenleri gözünün önüne getiriyor.
Esareti anlıyor, işkenceyi duyup ürperiyor, kadınları köleleştirilmesini ve “insan yerine konulmamasını” düşünüp korkuyor.
Haklılar…
Çünkü tertemiz İslam’ın adını kullanan aşağılık insanlar, dini yok etme adına yola çıkanlardan başkası değil.
Ne İslam böyle bir şey, ne Müslüman böyle korkunç ve zalim…
Irak’ta bir kez daha ortaya çıkan Haşhaşilerin Hasan Sabbah’ı çok…
Zamanlamasına baktığınızda, büyük patronu görmek çok zor değil…
Türkiye’nin büyüdüğü bir zaman dilimi…
Her taraftan 3. Köprü, dünyanın en büyük yolcu kapasitesine sahip havalimanı ve Abdulhamid’in hayalinin gerçekleştirildiği boğaz geçişi…
Üstüne Irak’la yapılan petrol anlaşmasını eklediğinizde, işin rengi değişiyor.
Ve tabii ki barış süreci, demokratikleşme, ülkenin terör belasından kurtulması…
Gezi olaylarında da görülen resim aynıydı…
İçeridekilerle dışarıdakilerin karşı olduğu yatırım ve demokratikleşme, içeridekilerin de gündemindeydi…
Hasan Sabbah, her zaman görevi farklı farklı kişilere, gruplara ve örgütlere verebiliyordu…
Onlar başaramadı…
Sonra 17 Aralık’ta bu görevi farklı şekilde üstlenen Haşhaşiler çıktı…
Ve şimdi de petrol bahanesiyle, en hassas noktamız olan Musul ve Kerkük’le, üstüne de tır şoförleri ve konsolosluk görevlileriyle gelmeye çalışıyorlar…
Talep veya tehdit aynı; huzura kavuşmayacaksınız ve büyümeyeceksiniz…
***
İşid, hem Irak’ta mezhep savaşını körüklemek, hem mezhep hassasiyetini diğer ülkelere sıçratmak, hem de Türkiye’ye haddini bildirmekle görevlendirilmiş kukla ve iğrenç örgütlerden birisidir.
Türkiye’de oluşturulmaya çalışılan yanlış algı, İşid terör örgütünün gerçek yüzünün görülmesini de engelliyor.
Suriye’de, AK Parti’nin İşid’e destek verdiği yalanı yayılıyor ki, bu ne yaşanan gerçeklerle alakası var, ne AK Partinin çizgisiyle ve ne de ayakta kalan Beşer Esed’le…
İşid’e destek verenlerin Saddamcı olması, batının “ılımlı” bakması, Irak’ın kukla yönetiminin “göz yumması”, Esed’in asla tek kurşun sıktırmaması düşünüldüğünde bu örgütü, AK Partiyle ilişkilendirmeye çalışmak, sadece kuru bir siyasi taassuptan başkası değildir.
Bir an için doğru olsa bile Esed’e karşı tek hamle yapmayan İşid’in, AK Partinin amacına nasıl hizmet edeceği düşünülmeli…
Ve yine bu kadar zalim ve bu kadar güçlü olduğu halde, üstüne Türkiye’nin silah ve mühimmat yardımını da alarak, Esed’in yerinde kalmasının mümkün olamayacağı da bilinmelidir.
Ülke meselesini, siyasi çekişmeye kurban etmekten öte bir değerlendirme değil bu, ne akla yatkın, ne yaşanan gerçeklere…
Müslüman’ın asla ama asla terörist olamayacağını, kafa kesecek kadar zalimleşemeyeceğini, savaşta dahi edebini koruyacağını, karıncayı incitmekten çekineceğini ve kul hakkına giremeyeceğini bilen Müslümanlar, İşid gibi örgütlerin gerçek yüzünü de, onları elinde oynatan Hasan Sabbahları da iyi bilir.
Bilmeyenler, ya kasıtlı olarak terör örgütleri bahanesiyle İslam’a saldıranlardır ya da haşhaşla uyutulmuş zavallılardır…
 
Tweetimden seçmeler
Oy kullananların boyalı parmağını kesen Taliban, kafa kesen İşid, öldürmekten zevk alan diğerlerine bakıp, sakın “İslam böyle” demeyin.
www.naifkarabatak.net