“Gönül ne kahve ister ne kahvehane, gönül sohbet ister kahve bahane”

 

Hani bazı insanlar karşısında içiniz titrer, Allah rızası için seversiniz. O insanlar tarafından da sevildiğinizi bilirsiniz.

 

Belki bir tesadüfle tanışmışsınızdır ama yılların eskitemediği dostluklar kurmuşsunuzdur. Gözden uzaktır ama başarınız ile sevinir, üzüntünüzle üzülür, gönülden muhabbetle bağlısınızdır.

 

Mahmut Tuğrul Türkeri’de benim için öyle biri işte. Bir tesadüfle tanışmıştık birkaç yıl önce ama sağlam bir dostluğumuz oluştu. Bir abi gibi yakın hissettim kendime, candan bir dost…

 

Antalya’ya gidince Tuğrul Türkeri’ye uğramamak, kahvesini içmemek olur muydu…

 

Her zamanki gibi güzel dostum Starbucks Coffee’de karşıladı bizleri. Daha öncede aynı mekanda kahve içmiştik.

 

Starbucks Coffee, ABD başta olmak üzere, birçok dünya devletlerinde, aynı marka, dekor, sitil ve kalitede kahve satışı yapıyor. Starbucks Coffee tüm dünyada olduğu gibi Türkiye`de de bayilik sistemiyle çalışmaktadır.

 

Sayın Türkeri ile özlediğim sohbet etme fırsatı yakalamışken ülke gündemine ilişkin ve global sorunlar üzerinde onlarca soru sordum ve uzun uzun, ilginç ve doyurucu cevaplar aldım.

 

Olaylara çok yönlü yaklaşabilen Türkeri, milli sporcu, siyasetçi, yazarlık gibi özelliklerinin yanı sıra başarılı bir işadamı ve kendini gün be gün geliştiren sosyal bir insan. Böyle olunca da sohbet etmeye doyamıyorsunuz.

 

Leziz bir akşam yemeğinden sonra Sayın Türkeri’den ayrılıyoruz.

 

Başka güzel bir insanla, Kommagene Çiğköfte Salonu isimli işletmede araştırmacı yazar Mürsel Namlı ile bir araya geliyoruz.

 

Özellikle masonlarla ilgili araştırmalar yapan Sayın Namlı ile son dönemde yaşanan olaylar, ülkücülerin duruşları ve tutumları, geçmişte ve günümüzde Türk siyaseti gibi konularda sohbet ettik.

 

Ve başka bir dosta misafiriz…

 

Delta Otel Genel Müdürü Sayın Haydar Çetin ile kahvaltıda bir araya geldik. Sempatik, cana yakın, sıcak insan Haydar Çetin beyefendi Antalya’da olduğumuzu duyunca görev yaptığı oteline davet etti.

 

Bu otele daha önce misafir olduğumuzdan, bir anlamda anılarımızı tazelemiş olduk.

 

Haydar Çetin, gerçekten işinin ehli, çalışkan, kendini yenileyen bir turizmci. Kendisini yeniden ziyaret etme fırsatı yakalamış olmaktan mutluluk duydum.

 

Gezmek, görmek ve dostluklar kurmak elbette ki güzel. Kaliteli insanlarla birlikte olmak, yüreklerinden kopan bir istekle ısmarladıkları kahvelerden yudumlamak insanı alıp başka yerlere sürüklüyor.

 

Gönül gerçekten de sohbet istiyor, güzel insanların sıcaklığını hissetmek istiyor.

 

Yoksa Starbucks Coffee’de kahve içmek, Kommagene’de çiğköfte yemek, Delta’da kahvaltı yapmak huzur vermeye yetecek şeyler değil. Huzur verecek şey, güzel dostların sıcaklığını hissetmek.

 

Gönül ne kahve ister ne kahvehane, gönül sohbet ister kahve bahane…

 

 

Fahrettin Çelik

www.samsathaber.com

 

www.adiyamanlilar.net