Olmadı, Olmazdı, Olamazdı

Abone Ol

          Bazen hiç ummadık bir şekilde, istenilmeyen ortamlara girmek, bulunmak zorunda kalabiliyorsunuz.

Bazen zaruretten girdiğiniz ortamlara, istemeseniz de, zorlansanız da tebessüm etmek, gülücükler dağıtmak zorunda kalabiliyorsunuz.

Ne kadar da zormuş, mış, muş, cak, cuk’lu görünmek zorunda kalabilmek!

***

Hep kavga, her şey kavga, her yerde kavga…

Neyi paylaşamıyoruz Allah aşkına!

Nedir bu toplumsal hezeyan, nedir bu anlama ve anlaşılma noksanlığı…

Aslında nerelerde kavga oluyor diye sorsam, nasıl cevaplarsınız?

Yok, yok ya da nerede kavga olmuyor diye soruyu sormak gerekiyor galiba.

Paylaşım bir kültür, bir ahlak, bir anlayış, bir idrak,, bir mutluluk ve harikulade bir güzelliktir.

Ama galiba bunlar çokkk uzakta görülüyor.

Olanlara bakınca, siz de öyle demiyor musunuz?

***

Robot misali soğuk, asık ve donuk yüzlü olanların, hayata ve hayatta bir kez dahi gülümsememiş insanların, karşısındakileri neşeli olmaya davet etmesi, ne kadar da abes oluyor.

Hâlbuki ki insanın seçimleri, insanın görmek istediği dünyayı yansıtmaktadır.

Hepimiz farkında olmadan yaparız.

Bazı insanları gördüğümüzde görmezlikten gelir yolumuz değiştiririz, bazılarını da gördüğümüzde içimiz açılır, ferahlarız, rahatlarız ve mutlu oluruz.

Bir tebessüm, bir güler yüz, bir gülümseme, bizler neler kazandırmaz ki?..

***

Kurt gören eşek ne yaparmış, bilen var mı?

Kurt gören eşek, gözlerini kapatırmış.

Sanırmış ki gözlerini kapatınca, hiçbir şey görünmezmiş.

Sanırmış ki dünya bir an da zifiri karanlık olurmuş.

Bu karanlıkta, kurt beni nasıl görecek, diye düşünürmüş.

Dünyanın en gözlü canlısı olan eşek işte!

Anlayacağınız, algılarımızın anlamadığı şeyleri yok kabul etmek gibi bir yanılgı içinde olunabiliyor.

***

Yolda insanlara bakıyorsun, hep başları önünde, yüzleri asık ve sürekli bir şeylerin hesabını yapar durumdalar.

Gülmeyi unutmazlar, etrafı şüpheci gözlerle süzüyorlar.

Öyle yaşlı-genç, kadın-erkek, mevki, makam, işsiz, çalışan herkes aynı durumda!..

Aynen dert küpü olmuşlar, bir dokunsan, içten ve derinden,  bin ah işitecek ahvaldeler

***

Olmadı, olmazdı, olamazdı,

Olsaydı tadına doyulmazdı,

Güzel olan her şey olsaydı,

Olsa, belki de gerçek olmazdı.

***

Kitap almamak, okumamak için o kadar çok bahanemiz var ki, hangisi saymalı ki!..,

Mesele:

Gözlerim ağrıyor, okuyunca...

Ben hiç kitap okumadım ki...

Çocuklar da okumuyor ki…

Sonra bakarız ya!..

Kitaba verecek param yok...

Helal olsun, bravo vallahi, tebrikler, kutlarım... gibisinden...

Yüzüne bile bakmadan, yok, yok...

Kitaba bile bakmadan, yok, yok, istemiyorum el hareketleri...

Daha neler neler!..

Tabi okumak için, onlarca sebebimiz de yok değil yani!

***

Yıllar önce, yol kenarında ki bir mezara, herkes dua eder dururdu.

Sonra anlaşıldı ki içerisinde altın varmış ve çıkmış.

Demek ki yıllarca milletin duygularıyla oynamışlar. Tıpkı melun, mendebur FETÖ gibi.

Kerim BAYDAK

kbaydak61-artan@hotmail.com