Adamın yıllarca söylediklerine ve yaptıklarına şahit olmuşsunuzdur, bir de şimdi ki tam tersi söylediklerine bakıyorsunuz; "yazıklar olsun, yuh sana!" diyesi geliyor; ama kendinden utanarak, büyüklük bende kalsın diyorsunuz.
***
Yazıklar olsun o insana ki;
Sahibi olduğu, edindiği/üstlendiği görevinde ki bilgi, birikim ve tecrübesinin özelliğini, güzelliğini ve ağırlığını taşıyamıyor.
***
Dengi olan arar dengini,
Ancak böyle bulur ahengini.
***
Bazıları dün ne iseler, bugün de aynılar.
Asla değişmiyorlar, değişmezler, değişemezler, değişmelerine imkân, fırsat vermezler.
Hatta içlerinde ki mevcut ur katmerleşerek, bin bir şekil alarak ve kılığa bürünerek, arz-ı endam ederler.
***
Uzanmışım boylu boyunca divanda, gözlerim tavanda.
Dertlerimi dert etmiyorum, dövüyorum sarı havanda.
Var mıdır şikâyetin diye sorarlarsa ulu divanda.
Diyeceğim katil Amerika ve avenesi İtrail.
***
Uzanmışım boylu boyunca divanda, gözlerim tavanda.
Dertlerimi dert etmiyorum, dövüyorum sarı havanda.
Var mıdır şikâyetin diye sorarlarsa ulu divanda.
Diyeceğim katil Amerika ve avanesi İtrail.
***
Bir gelen bilir, bir de giden bilir bu hayatın tadını, ezasını, cefasını, zevkini ve sefasını.
***
Her şey/şeyin zamanı geldiğinde, miadı dolduğunda, nihayete erecektir.
Siz istemeseniz de!
***
Bir iş ya da alışveriş (ev, araba...) yapıyoruz.
Haliyle soruyoruz; "Nasıl iyi midir, var mı bir sıkıntısı, arızası var mıdır..."
"Yok abi, bana güven sen!" diyor.
Güveniyoruz, ya sonra!
Sonrası malum!
***
Asla görünüşlere aldanmayın.
Bilmediğiniz çok farklı şeyler (her şey) çıkabilir karşınıza.
Herkesi ve her şeyi olağan seyri içinde kabullenmek gerekir.
Ya adam gibi adam, ya da hayvan!
Kerim BAYDAK
kbaydak61-artan@hotmail.com