Sevgili okuyucularım; 2016 yılında yeni tanıştığım birisi hakkında çok erken karar vererek övgü dolu bir köşe yazısı yazdım.
Yazdığım günden bu yana tüm dost ve arkadaşlarım, bana kırgınlıklarını belirterek, sitem etmeye başladılar. Bu sitem ve kırgınlıklar halen devam etmektedir.
Kısa bir süre sonra, değmediğini fark edip çok büyük bir hata yaptığımı anladım. Fakat artık yazmıştım yapılacak bir şey yoktu. Bu arada benimle iletişime geçip sitem eden dostlarıma da hak verip özür dilemeyi ihmal etmiyordum.
Derken bu gün dedim ki; Fadlı Doğan aklını çalıştır. böyle tek tek özür dilemektense toptan özür dile kurtul bu işten...
Sevgili Dostlar... 2016 yılında birisi hakkında yazdığım övgü dolu bir yazımda erken karar verdiğimi hata yaptığımı, kusur işlediğimi kabul ediyorum.
Biz şaşar, beşer insanlarız hata yapabiliriz, önemli olan yaptığımız hatayı kabul edip özür dileme erdemliliğini göstermektir.
Netice itibari ile hatalı olarak yazdığım bu övgü dolu yazıdan dolayı "Tüm Adıyamanlı Hemşehrilerimden Özür Dilerim..."
Değerli Dostlar; Efes'te yaşamış Heracleitos adında bir Filozof, demiş ki; "Mutluyken söz vermeyin, Kızgınken cevap vermeyin, Üzgünken karar vermeyin."
Bende diyorum ki; "Zamana kıymet verin, Sağlığınıza önem verin, Dostlarınıza değer verin, İnsanlığa sevgi verin, Biliyorsanız bilgi verin, Muhtaçlara sadaka verin, Çocuklarınızı güzel ahlak ile büyütüp onlara el verin..." Saygılarımla... Fadlı Doğan