Ramazan festivalleri bitti!

Abone Ol

           Yazar dostum Muammer Yıldıztaşı ile aynı e-iletişim grubundan Erzincanlı yazar Hikmet Köksal’ın gönderdiği “Bizim istediğimiz gibi değil O’nun istediği gibi” başlıklı yazısının bir kısmını “Ramazan Festivalleri” başlığı altında 14 Ağustos 2012 tarihinde bu köşede yayınlamıştık. Söz konusu yazımızı hafızaların tazelenmesi adına da olsa aşağıda tekrar yayınlıyoruz:

İnsanın bütün nimetleri gönderen Allahü Tealaya gücü yettiği kadar şükür etmesi insanlık vazifesidir. Aklın emrettiği bir vazife bir borçtur. Fakat yapılması gereken bu teşekkür(şükür) bizim istediğimiz gibi değil onun istediği gibi olmalıdır. Çok basit dünya işlerinde bile bu böyledir. Aksi takdirde herkesin kendi aklından uydurduğu ve şükür sandığı şeyler adi bayağı şeyler olabilir.
Geçenlerde yapılan bir araştırma ortalığı karıştırdı. Araştırmaya göre toplumda insanların kendilerini dindar olarak algılamalarında bir sıkıntı yokmuş. Yüzde 81 dindarmış. Cenaze namazı kılmadığı halde tabutun karşısında sıra olup el bağlayan insanlar bile kendilerini dindar görebiliyor. Kimle konuşsan fetva makamı gibi ama ibadetler noktasına geldi mi işin şekli değişiyor. Bir insanın ibadet etmeden kendisini dindar olarak görmesi bir sorundur ama daha acısı dinde olmayan işleri ibadet zannedip yapan bundan hayır umanların da kendini dindar zannetmesidir.
Yine araştırmaya göre bazıları dini kendi ölçülerine göre belirlemiş dinin emir ve gereklerini kendi hayatlarına göre uyarlamış durumdalar. Bunun son örnekleri  “Ramazan festivali“ adı altında düzenlenen rock konserlerini aratmayan eğlencelerdir. Eskiden ramazan ayında ibadetler artardı şimdi eğlenceler artıyor. Envai çeşit müzik aletleri eşliğinde Allah diye bağırıp coşanların haddi hesabı yok.  Eğer yapılan eğlence ise ramazana niye yamıyorsun? İbadetse cazla rockla ne işin var?
Huccet-ül-İslam İmam-ı Gazali hazretleri Kimyayı Saadet kitabında buyuruyor ki “ Resulullah efendimiz geldiği bir evde küçük zenci kızları (cariyeler) def çalıp şarkı söylüyorlardı.  Şarkıyı bırakıp Resulullah’ı övmeye başladılar.  Resulullah efendimiz “Onu bırakın oyun arasında beni övmeyin.  Beni övmek  (mevlit ve ilahi okumak)  ibadettir. Eğlence, oyun arasında ibadet caiz değildir.” buyurdu.
Söyleseler inanmazdım diyor biri, şarkıcı ilahi söylüyor gençler eşlik ediyor alkışlar, ıslıklar, çığlıklar gırla gidip birbirine karışıyor. Çalgının ritmine uyup yukarı sıçrarken Allah diye bağırmayı ibadet zannetmek bazılarını mutlu edebilir.  Bu yapılan şey kulluk vazifesi midir? Yoksa din duvarına atılan bir çamur mu?  Bu hâle yazıklar olsun, teessüfler olsun, pişmanlıklar olsun.”
Yazı burada bitiyor. Arasındaki farka önceki günkü yazımızda da değindiğimiz üzere Yazar Köksal’ın deyimiyle Ramazan Festivallerini bitiren Adıyaman Belediyesinin 30 Mart 2014 sonrası yöneticilerine teşekkürler…