Sözüm meclisten dışarı değil..
Tam da ortasına...
Hemi de hafildana, ele dümdük...
Yassah bacım zamanları...
Bugün kadınları, reklamlara meze yapan, ampültapar paşalarımızın umursamaz tavırları ve elbet bir gün şarkısını hit olduğu dönem ...
Sakalımızı oğuştura oğuştura, üniversite kapısında bekleyen ve başını açıp örtüsünü cantasına koyan arkadaşlarımıza yanaşıp örtülerini rica etmiş...
Kapıdan girince de, onların yardımıyla başımızı örtüp, hukuk fakultesine giden uzun bahçede yürüyüp, derse girmiş, güvenlik görevlilerinin cağırılması, dışarı atılmamız ve ifademizin alınmasıyla sonuçlanan bir minik eylem gerçekleştirmiştik.
O gün bizim amacımız haksızlığa karşı bir tavır almak, dilsiz şeytan olmamaktı...
Kimsenin başının kapalılığı, altının açıklığı, darlığı genişliği ya da başörtülü, çarşaflı mini etekli olmasi mesele olmamaliydi çünkü...
Hatırlarsanız, O günlerde...
başörtüsüyle okula, işe gidilmesine,
"yassah bacım" diyen, pek şanlı errrkekler vardı...
Ve bu gün de, niye altı, üstü, yanı, arkası şöyle diyen, işi gücü kadınların nasıl giyineceğine karar vermek olan, pek şanlı errrrkekler var...
Şairin dediği gibi...
"size ney la!"
Kadınları ikinci, üçüncü sınıf insan sayacaksın...
Hatta bazen insan bile saymayacaksın...
Çocuk yaşta evlendireceksin...
Mutfak isçiliğine, tarla ameleliğine mahkum edeceksin...
Parti purti işlerinde koşturacak ama yönetimde hak ve söz vermeyeceksin...
Her türden şiddet ve eziyeti, eşine ve kızına müstehak göreceksin...
Eğitim almasına, okumasına mani olacaksın...
Mirasta hakkı yok diyeceksin...
Örtünme meselesinde hatırlayacak, başka her meselede görmezden gelecek, yok sayacaksın...
Sonra da, hak, hukuk ve adalet türküsü çığıracaksın...
"La gah burdan"
demiş ya bir baska sair...
Bence de, La gahın burdan...
Başörtüsü yasağı bir zulumdü...
Bir çok parti ve sivil toplum örgütü ve milletin ekseriyatı, bu yasağı el ele kaldırdı.
İstismarı ampültaparlara kaldı...
O gün başörtüsü yasağına götünü dönüp oturanlar vardı...
Bu gün ise hırsızlığa, rüşvete, ihanete götünü dönüp oturanlar var...
Farkları ne..?
Abdurrahman AKÇAL
a.akcal@hotmail.com