Siyaset, ilke ve ahlak temelinde ülkeye ve halka hizmet etmek için yapılan bir iştir.
Lider, söyledikleriyle, yaptıklarıyla, davranışlarıyla örnek alınan ve örnek gösterilen kişidir.
Aynı şekilde siyasetçi yaptıklarıyla, davranışlarıyla örnek alınan ve örnek gösterilen kişidir.
Lider, misyonu ve vizyonu gereğince kendisi için değil ülkesi ve toplumu için siyaset yapan, kendisini ve çevresini zenginleştirmenin değil ülkesini ve halkını zenginleştirmenin peşinde koşan kişidir.
2002 seçimlerinde iktidara gelen AKP’nin Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2002-2017 arasında ülkenin koalisyonlardan çok çektiğini, koalisyonların:
Ülkeyi kötü yönettiklerini,
Ülkeyi yoksullaştırdığını,
Ülkenin barış ve huzurunu bozduklarını,
Koalisyonlara ve ittifaklara karşı olduklarını söyleyerek siyaset yaptı.
15 yıl boyunca koalisyonların ülkeyi kötü yönettiklerini, koalisyonlara ve ittifaklara karşı olduğunu söyleyerek siyaset yapan Erdoğan, Kasım 2019’da yapılacak olan seçimlerde başkan seçilemeyeceğini görünce, o güne kadar söylediklerinin hepsini ters yüz etti.
Siyasetin değerlerini, ilke ve ahlaki bir kenara bıraktı.
Başkan seçilmek için her yol mubahtır dedi.
Koalisyon ve ittifak arayışına girdi.
MHP’ye, Saadet Partisi’ne, Büyük Birlik Partisi’ne koalisyon ve ittifak teklifi götürdü.
Saadet Partisi Erdoğan’ın koalisyon ve teklifini ret etti.
MHP, o güne kadar savunduğu değerleri, ahlakı ve ilkeleri bir kenara koydu. AKP ile ittifak yaparlarsa, bugünkü milletvekili sayından 6-7 daha fazla milletvekili kazanacaklarını söyleyerek, Erdoğan’ın ittifak ve koalisyon teklifini koşulsuz kabul etti.
Mecliste temsil edilmeyen Büyük Birlik Partisi, o güne kadar savunduğu değerleri, ahlakı ve ilkeleri bir kenara koydu. AKP ile ittifak ve koalisyon yaparlarsa, milletvekili kazanacaklarını düşüncesiyle, Erdoğan’ın ittifak ve koalisyon teklifini koşulsuz kabul etti.
Siyasette değerlerin, ilkenin, ahlakın temsilcisi olarak kabul edilen Bülent Ecevit’in kurduğu DSP Genel Başkanı Önder Aksakal, o güne kadar Türk siyasal tarihinde örneği yaşanmamış olan ilkesi olmayan, ahlak değerlerinden yoksun bir açıklama yaptı. Bizim için A ve Partisi değil. Seçimlerde kim bize 10 milletvekili verirse onunla koalisyon ve ittifak yaparız dedi. İttifak ve koalisyon arayışına girdi.
Siyasetin yapılma amacı, liderin ve siyasetçinin misyon ve vizyonu bir bütünlük içinde ele alındığında ve değerlendirildiğinde:
2002-2017 arasında koalisyon ve ittifaka karşı olduğunu söyleyerek siyaset yapan AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, dün dündür, bugün bugündür diyerek, amaca ulaşmak için her yol mubahtır anlayışıyla hareket ederek, partilere koalisyon ve ittifak teklif etmesi,
Erdoğan’ın koalisyon ve ittifak teklifi yaptığı partilerin, o güne kadar savundukları, değerleri, ahlakı ve ilkeyi bir kenara koyarak daha fazla milletvekili kazanma adına ittifak teklifini kabul etmeleri,
Değerleri, ilkesi ve ahlakı olan bir siyaset anlayışı değildir.
Ülke için ve halk için yapılan bir siyaset anlayışı değildir.
Ülkeye ve topluma hizmet etmek için yapılan bir siyaset anlayışı değildir.
İlkesi ve ahlakı olmayan bir siyasetin:
Ülkeye ve halka hizmet etmesi,
Ülkeyi büyütmesi, halkın yaşamını iyileştirmesi,
Ülkeye ve topluma huzur ve barış getirmesi,
Ülkeyi ve toplumu huzura ve barışa kavuşturması,
Dışarıda da saygınlığı olan bir ülke yapması mümkün değildir.
Haklımıza çağrım, ülke ve halk için değil kendisi için siyaset yapan bu siyasetçilere,
Ülke ve halk için yapılmayan bu siyaset anlayışına karşı çıkalım.
Aksi halde ülke çok sıkıntıya girer. Bedelini hep beraber öderiz.