5-8 Aralık 2022 tarihleri arasında TYAB ( tohum yetiştiricileri alt birliği) Antalya da düzenlediği ‘ Tarımda Türkiye Yüzyılı. Geçmişten geleceğe’ konulu toplantıya katıldım. Açılış konuşmalarına Tarım Bakanımız Sayın Vahit Kirişçi’de teşrif ettiler.

Düzenlenen konferans ve paneller bilimsel ve doyurucu idi. Antalya’ya gelen çiftçilerimizin çoğunluğu Antalya’nın keyfini çıkarırken benim gibi meraklı kişiler toplantıları yeğledi.

FAO Türkiye Temsilcisi Yardımcısı Sayın Ayşegül Selışık hanımın anlatımları tarımın ve dünyanın geleceği açısından dikkate değerdi.

Bu toplantılardan alıntıladığım bazı bilgileri sizlere kısa bir özet geçeceğim. Alıntıları yaparken kendi yorumlarımı da katacağım.

Besinlerimizin %95 topraktan geliyor ancak toprakların %33 bozulmuş vaziyettedir. Bunun sebepleri arasında aşırı sulama ve gübreleme, tarım ilaçları, sanayi atıkları hatta araçların egzoz dumanları bile vardır.

2-3 cm toprak üretmek için 1000 yıl kadar bir süre gereklidir. Yani doğa toprağı yaklaşık 1000 yılda üretir, bizler bir yılda yok ederiz. Bu nedenle bu iktidarın diğer ülkelerden toprak kiralamasına ben sıcak bakıyor ve önemsiyorum. Uygulamada yaptıkları hatalar eleştirilir ama önümüzdeki yüzyılda tarımın daha önemli hale geleceğini düşünürsek bu gibi atılımların değeri ortaya çıkar. Evet devlet Sudan’da arazi kiralamış ama üretim yapmamıştır. Venezüella ile anlaşma imzalamıştır ve şu anda Latin Amerika ve Afrika’dan 10 ülke ile daha temaslarda bulunuyor. İnşallah hayata geçer ve oralarda da üretim yapılır.

Dünyada toplam ekili arazilerin %20sini oluşturan sulu tarım, dünya çapında üretilen toplam gıdanın %40na katkı yapıyor. Dünya iklim değişikliği yaşıyor. Türkiye’de bu değişikliğin ve kuraklığın acımasızca hissedileceği bir coğrafyada bu nedenle acilen şehir hastanesi, köprü, kanal İstanbul demeden baraj inşaatlarına hız verilmeli, tarımsal sulama teknolojilerinden çiftçilerin yararlanması sağlanmalıdır.

2019 da tüketicilere sunulan gıdanın %17si israf edilmiş. İsraf oranlarına bakarsak evlerde %11, yemek olarak %5, perakende satışlarda %2 olduğu görülüyor. Türkiye’de bir yılda 18,1 milyon ton gıda kaybı ve israfı var. Yani kişi başı 93 kilo israf ediyoruz. Günde 6 milyon ekmek israf ediliyor. Meyve ve sebzelerin yarısı kayıp/israf oluyor. Birilerinin ekmek bulamadığı ülkemizde diğerlerinin gıda israfı çok düşündürücü. İktidar her sıkıştığı dönemde kendisine bir terörist yaratacağına konu ile ilgili bilimsel, uygulanabilir projeler üretmek, önlemler almak zorundadır.

Demem o ki, genelde Dünyayı, yerelde ülkemizi, özelde hepimizi tarım ve gıda konusunda büyük sorunlar bekliyor. Zaman süslü salonlarda nutuk atma zamanı değil, geleceğe uyum sağlamak için çok çalışmak, çok çalışmak, çok çalışmak zamanıdır.

ASIM ÖCAL

11.12.2022