Geçmişini bilmeyen, geleceğine yön veremez diyor büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk ve yine diyor ki, " Zafer; zafer benimdir " diyebilenlerindir.
Başarı ise ' başaracağım' diye başlayarak sonunda 'başardım' diyebilenindir. Sözleriyle bir ülkenin esaretten kurtuluş yolunu ne güzel ifade etmiştir.
30 Ağustos Zaferi, Emperyalizme karşı verilen bağımsızlık mücadelesinin ve aynı zamada da Cumhuriyet' in kuruluş yolunda atılan en büyük adımlardan biridir.
Varlığımızı ve özgürlüğümüzü dünyaya ispatlayan bu büyük zafer, büyük bir onurla kutlanmalıdır.
Herşeyden önce özgürlüğümüzü borçlu olduğumuz bin bir zorluklarla, yokluklarla ülkemizi kuranlara ve kurucusu olan başta Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarına minnet duygumuz asla bitmeyecektir.
30 AĞUSTOS'U UNUTTURMAYACAĞIZ!...
Türkiye'ye altın harflerle tarihin şanlı bir "Kurtuluş" mücadelesini yazanları görmeyenlere inat, Çanakkale Zaferi "deyip Atatürk 'ü yok sayanlara inat; ülkenin kurucu ve kurtarıcı liderini ihanetle suçlayanlar, lanet okuyanlar, geçmişini yok sayarak, bu ülkeye en büyük ihaneti yapanlara inat 30 Ağustos'u, Atatürk 'ün ilke ve devrimlerini unutturmayacağız!...
Hatırlayın, Kurtuluş Savaşı mücadelesi sürerken de, Cumhuriyet kurulurken de, emperyelizmin kölesi olanlar, Anadolu'da direniş hareketini başlatan Mustafa Kemal Atatürk 'ün sırtından hep hançerlerini eksik etmediler. O gün de Atatürk'ü hainlikle suçladılar, kendisiyle ilgili ölüm fetvaları yayımladılar, diğer taraftan da emperyalistlerle çıkar uğruna her türlü işbirliği yaparak halkı Kuva-yi Milliye'ye karşı kışkırttılar.
Tüm bunları yaparken dün de "Dini" kullandılar, bugün de!...
Tarih tekerrürden ibarettir sözü tekrar etmek anlamına gelir. Oysa tarihte yapılan hatalardan ders alınmalıdır. O günden bugüne "Din" kisvesi adı altında gezenler, dini siyasete alet edenlerin , tarikatlar, cemaatlerle ülkeyi neredeyse bir uçurumun eşiğine getirenlerin, o günkü Kurtuluş mücadelesini sekteye uğratmak için her şeyi yapanlardan ne farkı var?....
30 Ağustos, emperyalizme ve yerli işbirlikçilerine karşı, mücadeleye inanan bir avuç memleket sevdalılarıyla yola çıkmış, Kuvâ-yi Milliye ruhuyla zafere inanan ve başaran Mustafa Kemal Atatürk olduğunu çocuklarımıza hiç üşenmeden anlatmalıyız.
Kurtuluş Savaşı kazanılmasaydı şu an nasıl bir ülkede yaşardık? sorusunun cevabına her vatanseverin vereceği cevap, esaretin gölgesinde, vatansız, topraksız yaşardık olmalıdır!... Tabi buna yaşamak denilirse!...
Sakarya, Büyük Taarruz ve Başkomutan Meydan Muharebesi ile bu topraklar yeniden vatan yapılmıştır. Bugün bu topraklarda hür, özgür ve bağımsız olarak bütün kazanımlarımız ile yaşamamızı 30 Ağustos’a borçlu olduğumuzu unutmayalım!...
30 Ağustos, Halkının onurlu yaşama mücadelesi için bağımsızlık meşalesini yakanlar, canını feda edenler, varını yoğunu ve bütün gücünü ortaya koyarak kurtuluş mücadelesi ile düşman kuvvetlerini tamamen ülkeden çıkararak vatanını kurtaran zaferin adıdır.
Bağımsızlığımızın müjdeleyecisi olan 30 Ağustos Zafer Bayramı 'nın 98. yıldönümünde Başkomutanımız, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını ve istiklal savaşının tüm kahramanlarını bir kez daha rahmet ve şükranla anıyorum. 28.08.2020
Fatma Ulubey
#30AğustosZaferBayramı