Her zaman söylerim, "Sağlık siyaset üstüdür" diye. İnsanız, hepimiz sağlık sorunları yaşayabiliriz.Sağlık sistemimizin aksaklıklarını her zaman yerel basında dile getirdim. Sağlıkta performans sisteminin, hem hastayı hem de hekimlerimizi zor durumda bırakacağını  yazılı ve görsel medyada belirli aralıklarla dillendirdim."Fuzuli diyor ya, Söylesem tesiri yok, sussam gönül razı değil." diye!

Sağlık hakkı, ekonomik, sosyal ve kültürel haklar gibi  temel bir haktır.
Sağlık, 1948'de BM Genel Kurulu'nda ilan edilen İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nde, insanların insan oldukları için sahip oldukları en temel hak olarak kabul edilmiştir. 

Asıl soruna gelelim: Bir sağlık sorunum nedeniyle #Adıyaman 400 Yataklı Devlet Hastanesindeydim, sabah 9:00'dan akşam saatlerine kadar herkes gibi sıramı bekledim. Saatlerce ayakta durmak beni, orada bekleyen tüm hastaları yordu. Doktorumuz, abartmadan söylüyorum, yaklaşık iki yüz kişiye bakmak zorunda kaldı. Her hastaya ancak iki-üç dakika ayırabildi. Şimdi sormak isterim: Bu kadar hastaya bakan bir hekimin ruh hali nasıl olabilir? Ya saatlerce ayakta duran hastaların ruh hali nasıl olabilir?
Uzman doktor eksikliği mi dersin, tıbbi cihaz eksikliği mi? Hastayı başka illere sevk etmek, vatandaşı mağdur ettiği gibi, hekimlerimizi de zor durumda bırakıyor. Bugün bir kez daha tanık oldum; sağlık sistemimizde ciddi sorunlar var ve bu sorunlar mutlaka çözülmelidir. "Sağlıkta çağ atladık" diyenler, dilerim bu sorunlara kulaklarını kapatmazlar. Bizden söylemesi, sorun sistem meselesi!...
Hepinize sağlıklı bir ömür diliyorum.