Van/Erciş sallandı, yer yerinden oynadı…
Alev alev yandı içimiz, yüreğimiz parçalandı…
Yitirdiğimiz canları rahmetle anıyoruz…
***
Deprem bu, doğal afet…
Sebebi hikmeti sorulmaz elbet…
Ancak her seferinde yaşanan hezimet,
Yerle yeksan olmuş bir felaket ise sonuç
Şapkamızı öne eğip, düşünmemiz gerek!..
Topluca ölümlerin sebebi ne?
Ocağımızı söndürenler kim?
Ne yer altında fay, ne gökyüzünde ikazdır mazeret…
Sorun; çalan, çırpan ve buna göz yuman zihniyet...
Dilim varmıyor söylemeye ama…
Şüphesiz bu ölümler cinayet…
Düpedüz katliam!..
Apaçık vahşet…
Hani ya adalet?
***
Deprem işte!..
Din, dil, ırk sormaz…
Dahası, acının rengi olmaz!..
Ancak bir kurum var ki
Verdiği kayıplar ortada
Tesadüflerle açıklanamaz…
MEB…
70 ölü, 40 meçhul…
Yani, ölenlerin onda biri…
Hepsi taptaze, gül dalı beden…
Tamamı sevdalı, gencecik öğretmen…
Böyle bir acıya yürek dayanmaz…
***
Merak ettiğimden soruyorum…
Van/Erciş’te öğretmenevleri yeterli midir?
Barınmak için lojmanlar var mıdır?
Can güvenliği sağlanmış mıdır?
Maddi imkânlar kâfi midir?
Malum; her bakan(!) göremez..
Bir yandan terör, öte yandan deprem…
Kıymayın öğretmenlere, ışıklarımızı söndürmeyin!..
Tutun öpülesi ellerden, kaldırın ayağa!
Şerefimizi yerlerde süründürmeyin!..
Kutsal mesleği öldürmeyin!..
Ali YAŞAR
05.11.2011