Malum Ülkemizde bir Anayasa Referandumu var…

Ortalık toz duman…

Elbette ki bu referandum bütün TÜRK Millet’inin geleceğini ilgilendiriyor ama;

Maalesef olan ÜLKÜCÜ Harekete oluyor ve bu “KUTLU” dava büyük yara alıyor.

Referandumun önemi muhakkaktır .. Fakat bizim için ÜLKÜCÜ’lerin “BİRLİĞİ – BÜTÜNLÜĞÜ “ her şeyden önemlidir, olmazsa olmazımızdır.

Hepimizin bildiği gibi, daha önce Kongre sürecinde bölünmeye çalışılan Ülkücüler, şimdi de bu Referandum (EVET/HAYIR) dolayısıyla bir daha bölünmeye çalışılıyor.

Ülkücü Hareket açısından mesele bir “EVET-HAYIR” meselesi değildir.

Mesele Ülkücü hareketin BİRLİĞİ-BÜTÜNLÜĞÜ meselesidir.

Maalesef Toplumun tüm kesimlerinin gıpta ile baktığı “Birliğimiz-Beraberliğimiz” ciddi manada zedeleniyor.

Birbirlerinin kucağında Şehit düşmüş bu “KUTLU DAVA”nın şerefli mensupları şimdi karşı karşıya getirilmeye çalışılıyor.

Ülkücüleri bölmek, dağıtmak ve karşı cephelere iterek merkezde kendi otoritelerini korumak isteyenlerin oyununa gelmeyelim.

Yapılan bütün kamuoyu anketleri gösteriyor ki;

ÜLKÜCÜLERİN büyük çoğunluğu HAYIR diyecek.. Bu gerçeğe rağmen EVET diyen arkadaşlarımız, ülküdaşlarımız bizim canımızdır ciğerimizdir. Asla onlarla kötü olmamalıyız.

Unutmayalım;

Kendi aramızda gireceğimiz bir “EVET-HAYIR” tartışması bünyemize daha da büyük ve onarılmaz yaralar açacaktır.

“EVET” diyen ÜLKÜCÜ de bizim… “HAYIR” diyen ÜLKÜCÜ de bizim.

Sonuç olarak ;

Hepimizin çok soğukkanlı, duygusallıktan uzak bir şekilde üstünde düşünüp cevabını bulmamız gereken soru şu ;

Bu Harekette Birliği bütünlüğü KİM, NASIL sağlayacak…”