Kamu spotundaki gibi “STETESKOP”, CHP’nin kalbine konup dinlendiği taktirde, doktor büyük ihtimalle CHP’ye acilen Kemal kılıçdaroğlu’ndan kurtulması gerektiğini söyleyecektir. İmparatorluktan sonra Türkiye cumhuriyetinin temelini atan,  kuruluş ilkelerini belirleyen, devletin ilk yıllardaki  kalkınma hamlelerini belirleyen, yeni bir yönetim şekli ile dünyaya entegre eden bir partinin bu gün içinde bulunduğu komalık halin sebebini bilmeyen yok. Kahve sohbetlerinden, esnaf sohbetlerine kadar herkesin dile getirdiği Kemal kılıçdaroğlu faktörü, komanın ilk sebebi. CHP’nin heyecanını, umutlarını, geleceğe olan güvenlerini yerle bir eden, akp karşısında sürekli boyun eğen bu siyasi cenaze Son seçimlerde herkesi başarısız bir tek kendisini başarılı buldu. Mizah dergileri buna gülmekten cevap olsun diye herhangi bir karikatür çizemez! 

Din tarım toplumlarının eğitim seviyesine paralel yürüyen siyasi süreçlerin aktörleri, bu toplumları etkilemek için aidiyetlerini ve içinde bulunduğu yaşam döngülerini ipotek altına alır. Türkiye şu an kutuplaşmanın verdiği bir girdapta. Din faktörü ile Akp, Türkiyenin büyük bir kesimini ipotek altına almış, vatandaşın zihin dünyaları kendi partilerinin cennet amblemleri ile kutsanmış durumda. Din-tarım toplumunun en can alıcı noktası, dini hayatın siyasilerce boyunlarında etiket taşınır gibi taşınarak, kameralara  verilen  namazlı pozlarla bu toplumun zihin dünyasına verilen sübliminal mesajlardır. Topluma biz “Allah’ın sevgili kullarıyız” diğerleri “şeytan ve teröristtir” algısı ile insanların kitleler halinde nerdeyse aynı cümlelerle AKP’nin etrafında kümelenmeleri sağlanmakta. Ve yıllardır Akp bu taktikle bütün seçimleri neredeyse aynı oy oranı ile almakta. Karşılarındaki siyasi rakip ise Türkiye siyasetinin görüp göreceği en yeteneksiz en silik ve mizah örneği Kemal kılıçdaroğlu’da aynı oy oranı ile kaybetmekte. 

CHP’nin beynine giden damarları mı kapandı yoksa Kemal kılıçdaroğlu o damarlara karikatürlük liderliği ile düğüm mü attı bilinmiyor ama CHP’yi yenilmişlik sendromuna sokup kıpırdanamaz hale getirdiği herkesin malumu.   Guguk kuşunun özellikleri ile CHP’nin ciddiyetini, tarihsel ağırlığını yok eden, sol siyaseti seçmen nezdinde basitleştirip AKP’nin değirmenine su taşıyan bu şahsı CHP’nin başında tutan kim? Bu nasıl bir anlayış 9 seçim kaybedeceksin ve hala CHP’nin başında kazandım havası ile, küçük enişte rollerine bürünüp caka satacaksın. Bu rolünü daha önce “ekmek için ekmelettin” komedi olayında gördük aslında. Benden hiç birşey olmaz demenin kibarcasını değil düpedüzünü söyledi. CHP’nin Yetkili kurullarını bu yeteneksizliği ile eğer zapt edebilmiş ise milletin yorumuna katılmamak mümkün değil.  Sol seçmene KILIÇDAROĞLU’nu gösterip en yetenekliniz, en bilgili ve lideriniz bu mu diye sorular soruluyor ardından kahkahalar atılıyor. Hakikaten solu temsil eden bu şahıs mı ? Araba silecekleri gibi bir sağa bir sola  gitmekle siyaset yapılmaz! 

Hep aynı oy oranında kalıp, yeni seçmen katılımları ile milim kıpırdanmayı başarı sayan ve bunu da kendine yontan Kemal kılıçdaroğlu’nda idrak yolu enfeksiyonu mu var yoksa CHP’nin beynini virüsler mi işgal etmiş anlamak mümkün değil. Kılıçdaroğlu ne yaparsa, hangi sonucu alırsa başarısız sayılacak bunun millete anlatılması  lazım. Cumhurbaşkanlığı için kendini yeterli görmeyen birinin CHP’nin başında ne işi var. CHP bu kadar basit mi ? Anayasanın temelini oluşturan bu partinin içinde yetişen,  CHP’nin omurgasını oluşturan ve ülkenin vizyonunu belirleyen bu partinin sahipleri nerde? Arabaların arkasına bağlanan teneke gibi ses çıkarıp bunu siyaset zanneden kılıçdaroğlu, arabadaki şöförün gittiği güzergaha göre siyaset yapmakla bir yere varacağını düşünüyorsa,  şimdiden varacağı yer belli! Kendi ekseni etrafında dönünce dünyanın etrafında dönmüş zannediliyor ki her hafta aynı döngüde Erdoğan’ın hep aynı yere kurduğu tuzaklara düşüyor. Öngörüsü siyasi aklı olan biri her hafta aynı tuzağa düşer mi ? 

İdrak edilmiyor mu? Bu komedi nasıl son bulacak yıllardır iktidar olamamış bu partiye gönül verenlerin sabrı nereye kadar test edilecek? AKP’nin millileşme diye millete yutturduğu siyasetin milli oyuncusu kılıçdaroğlu’dur. CHP’nin başarısızlık oranı AKP’nin gücünün varacağı doruk noktasıdır. Bunu hangi seçim sonucunda anlayacaklar ne zaman partiden def olup gidecekler bilmek bu milletin hakkı.

CHP beyin olarak ağır hasta! Beyni hasta olan bir kurumun diğer hastalıkları da ortaya çıkmıyor. CHP’yi hızla uçuruma doğru götüren bu idrak yolu enfeksiyonlularla gidilecek, varılacak bir başarısı çıtası yoktur. Milyon kez söyleneni tekrar söyleyeyim eğer CHP başarı istiyorsa Kemal kılıçdaroğlu derhal parti başkanlığından uzaklaştırılmalıdır. Komadan çıkışın başka bir yolu yoktur. Grup başkan vekilinin  genel başkandan daha çok gündem belirlediği başka bir parti var mı?  CHP şu haliyle komple çamaşır makinesine atılıp 100 derecede saatlerce yıkatılmalı yoksa bu paçasından başarısızlık akan yönetimden kurtuluş mümkün değil. Falanca köyün azasının kendisine verdiği önem bile  9 seçim kaybetmiş birinin konuşmaları kadar kasmıyor. Artık yeter bitsin bu komedi! 

MUHARREM İNCE partinin üzerine çökmüş kara bulutları dağıtarak, oy oranını partiden daha yukarı bir çıtaya yükseltmiştir. Yalnız CHP’ye lider olacak kadar donanımlı biri değildir. Şu an kılıçdaroğlu’ndan daha iyi olduğu için kötünün iyisi konumundadır. Kılıçdaroğlu denen Siyasi mizahlık karikatür çıkmış yeterli bulmadığını istenen oy oranına ulaşamadığını utanmadan söyleyebiliyor. 9 seçimi solun sabrını test edercesine  saçma sapan bahanelerle geçiştiren, hep kaybedip utanmadan sıkılmadan “başarılı olduk, herkes kaybetti, bir tek biz kazandık” diyebilen bu zatı şahanelerinin “HALKIN KESİN İHRAÇ TALEBİYLE PARTİDEN UZAKLAŞTIRILMASI ŞARTTIR”. CHP’ye pes etmeyen, muhakeme gücü yüksek olan, oyun kuran, oyun bozan strateji geliştirip zekasıyla ışık saçan tam donanımlı bir LİDER lazım. Yok mu “SOL” da böyle biri? 

DİPNOT:

Yahya Kemal bir yokuşu çıkıncaya kadar nefes nefese kalır. Yokuşun sonundaki lokantadan bir garson seslenir:

-Buyrun beyim ne alırsınız?
Yahya Kemal tebessümle:
-Evlat,müsaade edersen bir nefes alacağım. 

Kılıçdaroğlu müsaade et de SOL nefes alsın!