Ülkemizde demokrasinin kâmil manada rayına oturması bakımından, insan hak ve özgürlüklerin önünde hiçbir engelin kalmaması gerekir.
Eğer gerçek manada demokrasinin yerleşmesi arzulanıyorsa, yıllardan beri süregelen başörtüsü sorunu ivedilikle çözümlenmelidir.
Söz konusu sorun çözüme kavuşmadan demokrasinin var olduğunu iddia etmek, havanda su dövmekten başka bir şey değildir.
Zaman zaman başörtüsü sorunu gündeme geldiğinde, “öyle bir sorun kalmadı” babında edebiyat parçalayanlara sıkça rastlamaktayız.
Madem öyle bir sorun yoktur, neden kamu kurum ve kuruluşlarda çalışan bir başörtülüye rastlayamıyoruz? Ya da neden günlerdir meydanlarda Memur-Sen Konfederasyonu imza kampanyası yürütüyor?
Günümüzde birçok ülkede demokrasi kavramı alabildiğince yaygınlaşırken, bizde hala totaliter bir rejimin varlığı konuşuluyor. Baskıcı ve dayatmacı politikaların uygulandığı görülüyor.
En katı ve baskıcı rejimlerin hüküm sürdüğü Arap ülkelerinde bile, özgürlüklerin önünü açan “Arap Baharı”nın esmeye başladığı bu çağda, bizimkilerin hala insanların kıyafetiyle uğraşıyor olması, hem demokrasi ve hem de insan hak ve özgürlükleri adına büyük bir eksikliktir.
Bu eksikliğin giderilmesi adına Memur-Sen Konfederasyonu’nun önemli bir kampanya başlatmış olduğuna şahit olmaktayız. Memur-Sen’in günlerdir meydanlara indiğini, kamu kurum ve kuruluşlardaki mevcut kıyafet sorununun giderilmesi amacıyla imza kampanyası düzenlediğini bilmekteyiz.
Geçtiğimiz günlerde Konfederasyon Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu’nun, 11 milyon imza topladıklarına dair bir beyanı oldu. Bu küçümsenecek bir rakam değildir.
Siyasiler, mutlak anlamda bunu göz önünde bulundurmalıdırlar. Türkiye artık bu ayıptan kurtulmalı. Antidemokratik uygulamaların tedavülden kalkması için daha ne kadar beklenecek?
Memur-Sen bu konuda üstüne düşeni yaptı, bu saatten itibaren top siyasilerdedir. Toplumun kahir ekseriyeti özgürlüklerin alabildiğince yaygınlaşmasından yanadır. Sivil toplum örgütleri, insan hak ve özgürlüklerin yaygınlaşmasını arzulamaktadır.
Buna rağmen marjinal bir grubun kıyafet özgürlüğüne karşı çıkıyor olması, bir anlam ifade etmemeli, zira demokrasilerde çoğunluk elzemdir.
Selam, sevgi ve gönül dolusu muhabbetlerimle…
Bilal KARADAĞ
