Buğra Gelir fıkra gibi anekdotlarını anlatmadan önce Cansız Hocadan bi haber idim. Dikkatimi çekti, merak ettim araştırdım. Okudukça daha çok sevdim.

Cansız Hoca 1895-1975 yılları arasında yaşamış. Arapça, Farsça, Çağatayca, Rumca bilgisi, koyu CHP li olması engin kültürü en önemli özelliklerinden.

Sakalla, sarıkla hiç uğraşmayan, kendine güvenen, dik durmasını bilen bir kişi idi. Tarikatlara hiç sıcak bakmaz, dini siyasete alet edenlerden nefret eder, nargile içer, tavla oynardı. Bu nedenle Cansız Hocaya, yüzüne karşı söylemeye cesaret edemeseler de, arkasından dinsiz hoca denirdi. Ancak benim diyen din âlimleri bile Cansız Hocanın karşısında cahil kalırdı.

Yaşamı boyunca din sömürücülerini acımasızca eleştiren, Yaşar Nuri Öztürk gibi din bilginleri yetiştiren, filozofça duruşuyla çığır açan bir din bilgini Cansız Hoca.

Öğrencisi Prof. Yaşar Nuri Öztürk, hocası Mustafa Cansızoğlu’nu şöyle nitelendiriyor; İslam adına sergilenen saptırma, uydurma ve yanlışların altını çizerdi. Bunları yaparken övülecek olanı cömertçe över, sövülecek olana müstahak olduğu şekilde söverdi.

Cansız hocanın zamanın bilirkişisi olduğu herkesçe kabul edilir. Ayrıca sorulara verdiği yanıtlarla 20.y.y Nasrettin Hocası olduğu su götürmez bir gerçektir.

İşte hoca ile ilgili yaşanmış bazı notlar.

ALT ÜST

Fahişenin birisi ölür. Cenaze namazı için camiye getirilip musalla taşına konur. İmam, kadının cenaze namazını kıldırmak istemez. Mesele büyür Trabzon müftülüğüne intikal eder. Cansız Hocaya haber verilir. Olay yerine vardığında cenaze namazını kıldırmayan hoca ile aralarında şu diyalog geçer.

  • Bu kadının cenaze namazını niçin kıldırmıyorsun?
  • Hocam bu kadın hayatı boyunca fuhuş yapmış. Böyle birisinin cenaze namazı kılınmaz.
  • Ulan, üstte yatan pezevenklerin cenaze namazlarını kılıyorsunuz da altta yatanlarınkini niçin kıldırmıyorsunuz.

KURAN SAYFALARI

Cansız hocaya yerli yersiz herkes dini sorular soruyormuş.

  • Hocam, yeryüzünün her tarafına kuran sayfaları serilse ve büyük abdest ihtiyacın gelse bu ihtiyacı nerede gidereceksin?

Cansız Hoca çok sinirlenerek şu cevabı vermiş:

  • İhtiyaç giderecek yer kalmadığına göre, ağzına sıçmaktan başka çare yok.

HOCA ÇIKTI MANDALAR YESİN

Cansız Hoca, Vali ve üst düzey bürokratlarla bir yemeğe katılır. Hocaların çok yemek yemesiyle ilgili bir fıkra anlatılır. ‘ hoca ile manda bostana düşmüş. Görenler, hangisini çıkaralım demişler. Kimileri mandayı çıkarın o çok yer demiş, kimileride yok hoca daha fazla yer onu çıkarın demiş.’

Fıkrayı dinleyen Cansız Hoca masadan kalkmış, bir kenara oturup sigarasını yakmış. Masadakilerden biri Cansız Hocaya, ‘ hocam niçin kalktınız’ diye sormuş. Cansız Hoca şu cevabı vermiş: ‘ hoca çıktı mandalar yesin’

Burada sadece birkaç anekdotunu paylaştığım Cansız Hocanın Karadeniz fıkralarını çağrıştıran dini yorumlarını ve hayatını merak ediyorsanız Sütçü İmam Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim görevlisi Mehmet Günaydın tarafından kaleme alınan Cansız Hoca adlı kitabını mutlaka okuyun. Hem kahkahalarla gülecek hem de düşüneceksiniz.

ASIM ÖCAL