Ah dönmek istiyorum çocukluğumun masumiyetine! Bir yerlerde kaybettiğim çıkarsız tebessümü alıp avuçlarımın arasına, koynumda sakladığım acılarımı bırakıp bir kenara, tüm sevgimi yükleyip her şeye rağmen vermek isterdim anneme.
Kadınlığının en acıtan anılarına dalıp, hüznü bulut yapıp yağdırır annem benim. O ezilmişliği, acıyı, haksızlığı, gözyaşını,utanmayı, gizlenmeyi kendi içine, direnmeyi, savaşmayı, başı dik yürümeyi, kendi yoluna bakmayı, kendine inanmayı... her şeyi ama her şeyi hatırlatan kadınım benim.
Kadınım, annem, kızım, ablam, dostum, gözyaşım, gönüldaşım, sırtımı yaslandığım dağım. Kaybetme korkusunu hatırlatan kederim. Doğan ve doğuran en kutsal insanım. İnandığın, hayal ettiğin şeyler için yaşamayı öğretenim. İlk öğretmenim, anadilim, anasütüm,... Kadınım! Annem, ablam, gönüldaşım, gönül bağım... Kadınım.
Kadınım yaratılışın sonsuzluk demek, savaşların bir damla anne gözyaşıyla durması demek.Zamanın sonsuzluğunun mana bulması demek. Senin varlığın iyimser yarınların güneşe gebe kalması demek. Kadın demek ana demek, ekmek demek, sevmek demek, gülmek demek,... Kadın demek dünyanın dönmesi demek.
Bir gün bir kadının,
Gülünce
Gözlerinin ta en derinleri,
Bir gün bir kadının
Bir kelebek kanatlansa
En kuytu acılarından,
Bir gün bir kadının
Şarkı söylese dudağının
Kenarı,
Dans etse
Kıvrak bedeni
Neşeli bir şarkıya
Eşlik eder gibi...
Dünya daha yaşanılası
Bir yer olmuştur
Belki de...
#nazantaştanyapıcı