“Beyaz altın” diye adlandırılan pamuğun bu yıl tarlada kaldığına dair çarşaf çarşaf haberler yer aldı yerel gazetelerimizde.

Tarlada kalmasının yegâne sebebi ise; pamuğun satışına biçilen ücretin oldukça düşük olmasıymış.

Haberin detayında, pamuğun satış ücreti; yapılan masrafların çok altında olduğu belirtiliyor.

Haberden anlaşılan o ki; pamuk üreticisinin hali pür melalmiş, meğer kimsenin haberi yokmuş.

İşin enteresan yanı ise; zarar edilen bu ürünün “beyaz altın”la anımsanıyor olmasıdır.

Altın denilen maden, dünyanın her yerinde ve her çağda değerli olduğu bilinmektedir. Buna rağmen çiftçilerin zarar ettiği iddia edilen bu ürünün, farklı bir isimle müsemma ediliyor olması kocaman bir çelişki değil midir?   

Tamam, bir zamanlar değerliydi, ulusal ve uluslararası pazarlarda alıcı firmaların gözbebeğiydi, ihraç rekorları kırıyordu ve bundan ötürü altınla özdeşleştirilmişti.  

Fakat ne yazık ki, uygulanan yanlış politikalar münasebetiyle artık atıl duruma düşmüş bir zamanların “beyaz altın”ı.

İlimizde sulu tarıma geçilecek diye övünen, geleceğe yönelik tozpembe hayaller kuran ne çok çiftçimiz var biliyor musunuz?

Geçimini çiftçilikle sağlayan o garibim insanların maalesef hevesleri kursağında bırakıldı.

Sulu tarımı en çok arzu eden çiftçilerin en büyük hayali; pamuk üretmekti. Zira yanlış uygulanan tarım politikası onları çiftçilikten tamamen soğutmuşa benziyor.

Önce tütünü ellerinden alındı. Bu defa pamuk ekmeleri dolaylı yollardan ellerinden alınıyor gibi bir durum söz konusu.

Tütüne alternatif ürün diye teşvik edilen ürünler zaten çiftçiyi yeterince memnun etmemiş olmalı ki; Adıyamanlının sırtına yapıştı okkalı bir ırgatlık yaftası.

Tütünün yasaklanmış ve 84 yerleşim biriminin Atatürk Barajı’nın göl havzasına feda edilmiş olması münasebetiyle, köylerden kentlere yoğun bir göçün yaşandığı herkesin malumu.

Şu an her köyün en az yüzde ellisi başta Adıyaman olmak üzere, çeşitli illere taşınmış durumda.

Üstüne üstlük pamuk üreticisi de mağdur edilirse, köylerden kentlere göçün ivme kazanacağı, beraberinde ırgatlığın eskiye nazaran daha da yaygınlaşacağı kaçınılmayacaktır.

Selam, sevgi ve gönül dolusu muhabbetlerimle…