“Çocuk, yaşadığı kenti tanır ise sever; sever ise korur.”
Adıyaman Kent Konseyi olarak 2014 yılında bir tavsiye kararı alarak okullarımızda “Adıyaman Dersi” adı ile seçmeli bir dersin çocuklarımıza okutulmasının kent kültürü ve kentsel aidiyet bilincini oluşturmaya yönelik etkili ve yararlı olacağını gerekçesi ile birlikte İl Milli Eğitim Müdürlüğüne yazı ile iletmiştik.
Daha önce başarıyla uygulanmış örnek uygulamayı da eklemiş ve Adıyaman Kent Konseyi olarak üzerimize düşen her şeyi yapmaya hazır olduğumuzu da belirtmiştik.
“Adıyaman Dersi” ile Adıyaman’ı öğrenme arzusu duyan, tanıyan, seven ve koruyan, Adıyaman kültürünü yaşayan ve yaşatan, Adıyaman’ı keşfetmek isteyen, Adıyaman’daki sanatsal etkinliklere katılan, farklılıklara hoşgörü ile yaklaşan, Adıyaman’a ilişkin duyguları güçlü bireyler yetiştirilmesi hedeflenmekteydi.
O günkü il müdürü bu konuyla pek ilgilenmedi ve konu geçiştirildi.
Ama bu uygulama/proje içimizde ukde olarak kaldı.
Çünkü yazının başındaki ilk cümlede de ifade edildiği gibi, çocuk yaşadığı şehri tanır ise sever; sever ise korur. Bu tespitten hareketle şehrimizi bilen, seven, koruyan ve çalışan bireylerin yetişmesi Adıyaman’ın makûs talihini yenmede çok önemli olduğuna inanıyorduk, aynı inancı bugün de taşıyoruz.
Eğer derdimiz Adıyaman ise, derdi Adıyaman olanların sayısını çoğaltmamız gerekiyor çünkü.
Beş yıl önce önerdiğimiz dersi bugün Milli Eğitim Bakanlığı kendi şehirlerini anlatacak şekilde bütün illere mecburi tutmuş. Adıyaman’da da “Şehrimiz Adıyaman” isimli dersle öğrencilerimize şehrimiz anlatılacak ve tanıtılacak.
Bunu öğrenince Adıyaman Kent Konseyi olarak o zaman ne kadar isabetli bir karar aldığımızı ve ne güzel bir iş yaptığımızı bir kez daha anladık. Keşke o yıllarda bu uygulama hayata geçirilseydi. Bugün diğer illere göre epey mesafe kat etmiş olacaktık.
Neyse önemli olan geç de olsa bu dersin çocuklarımıza okutulacak olması. Burada önemli bir nokta daha var. Bu dersi okutacak olan öğretmenlerimizin çok hassas davranması ve çok önem vermesi gerekiyor. Onların anlatımı ve yaklaşımı çocuklarımızın derse dolayısıyla da şehrimize karşı duygu ve davranışlarını doğrudan etkileyecektir.
Ve anne ve babalarımız, özellikle de dede ve ninelerimiz, lütfen çocuklarımıza şehrimiz ile ilgili güzel anılarınızı, tecrübelerinizi, varsa hikâyeleri, masalları anlatın. Bunun için ortam ve imkân oluşturmaya gayret edin. Onlarda ilgi uyandırmaya çalışın. Hafızalarında şehrimiz ile alakalı anlatabilecekleri güzel şeyler olsun.
Bu da sizin ev ödeviniz olsun.
Tekrar ediyorum. Çocuk yaşadığı şehri tanır ise sever, sever ise korur ve onun gelişmesi için çalışır.