Bayır,"İmar çalışmaları yapılırken acil toplanma alanlarının yeterince olduğu, altyapısının sağlam olduğu, yollarının geniş olduğu, sosyal donatısının yeterli düzeyde olduğu kentler tasarlanmalıdır." diye konuştu.
"Depreme dirençli kent vurgusu"
Depreme dirençli kentlerin temel esasının sağlam zeminde yapılacak olan güvenli binalardan oluşan bir kent ortaya çıkarmak olduğunu vurgulayan Bayır, “Zemin etütleri mikro bölgeleme ile yapılarak sağlam zeminlerin belirlenmesi sonucu imar çalışmaları başlar. İmar çalışmaları yapılırken acil toplanma alanlarının yeterince olduğu, altyapısının sağlam olduğu, yollarının geniş olduğu, sosyal donatısının yeterli düzeyde olduğu kentler tasarlanmalıdır. Bu hususta 27 Ocak 2024 Cumartesi günü çok değerli bilim insanlarını şehrimize davet ettik. Kendileri alanlarında çok başarılı hocalarımızdır. Depremden sonra yeni bir kent nasıl olmalı, dirençli yapıların inşası, kent planlaması ve kent mimarisi alanlarında sunumlar yapacaklar.” diye konuştu.
"Kentimizin yeni planlamaya ihtiyacı var"
Deprem konutlarının atıl alanlara dönüşmemesi için dikkatli olunması gerektiğini söyleyen Bayır, “İnşası devam eden deprem konutları alanlarında sosyal donatı alanları nasıl olacak? Bunlarla ilgili planlar daha açıklanmadı. Orada yaşam alanlarının oluşması için ticaretin de olabileceği merkezler oluşturulmalı. Cazibe alanları olmazsa ileride deprem konutları atıl alanlara dönüşmek zorunda kalacaktır. Bu nedenle kentimizin yeni planlamaya ihtiyacı var. Bu planlamada, geniş yollar yapılmalı, acil toplanma alanlarının her mahallede bulunması gerekmektedir.” ifadelerini kullandı.
"Kent meydanı ve deprem anıtı önerisi"
Adıyaman’ın meydanlara ihtiyacı olduğunun 6 Şubat depremlerinde bir kez daha ortaya çıktığını hatırlatan Bayır, konuşmasını şöyle sürdür:
"6 Şubat depremlerinde, insanlar güvenli alanları bulmakta zorlandı. Vatandaşların kullanabileceği meydanların, parkların, acil toplanma alanlarının yeteri kadar olmadığını net olarak ifade edebiliriz. Dolayısıyla yıkılan Adıyaman Belediyesi binasının yerinin meydana dönüştürülmesi ve bu meydana bir “Deprem Anıtı’nın yapılması elzemdir. Deprem şehitlerinin anısını yaşatmak zorundayız. Tabi bu depremden sonra bir kent sadece yapı stoğunun oluşturulmasıyla kendine gelmez, deprem psikolojisinden halkın arınması için, bu kentte kültür merkezlerinin biran önce inşa edilmesi gerekir. İnsanların sosyo-kültürel etkinliklere katılması psikolojik olarak güçlenmelerini deprem acısını unutmalarına yardımcı olacaktır. Sinema- müzik-tiyatro gibi sanatsal etkinlikleri de ivedilikle hayata geçirmemiz gerekmektedir."
Kaynak : PHA