YSK ve BAŞKANI
Her seçim sonrası olduğu gibi bu referandum sonrasında da yine şaibe ve hile iddiaları gündeme oturdu ve hala da çeşitli platformlarda tartışılıyor.
Ama bu sefer Şaibe ve Hile iddialarının ötesinde ilk defa , yaptığı açıklamalar ile Yüksek Seçim Kurulu(YSK) ve Başkanı daha fazla gündeme oturdu ve tartışılıyor.
Malum YSK, MÜHÜRSÜZ zarf ve oy pusulalarının da geçerli olacağını açıkladı.
Oysa Seçimlerle ilgili yasanın 98.ci maddesi mühürsüz zarf ve oy pusulalarının geçersiz olacağını çok açık bir biçimde hükme bağlamış.
Merak edilen ve hala cevabı bulunamayan soru şu;
Yasanın açık hükmüne rağmen,
Bizzat YSK’nın seçim gününden kısa bir süre önce(12 Nisan) yaptığı açıklamalara rağmen;
YSK Başkanı; hem de oy verme işlemi bitip sandıklar açılmak üzere iken neden ve niçin böyle bir açıklama yapma gereği duydu? Yani "Maç" oynanırken neden kural değiştirdi?
Bunca yıllık hukukçu olan 11 kişilik YSK heyeti bu açıklamanın yasaya aykırı olduğunu bilmiyor mu?
Peki o zaman bu açıklama neyin nesi? Buradaki amaç ne olabilir?
***********************************************************************
%50+1 YETERLİ Mİ ?
Kabul edilen Anayasa değişikliğini 2 kişiden biri kabul ediyor, diğeri etmiyor.
Bu konuda Türk Toplumu ikiye bölünmüş durumda.
Anayasalar bir Milleti,bir toplumu MUTLU ve HUZURLU bir biçimde , BİRLİK ve BERABERLİK içinde yaşatan Toplumsal sözleşmelerdir.Toplumun büyük çoğunluğu tarafından kabul görmelidir.
İşte bundan dolayıdır ki ; ;
Anayasa değişikliklerinin kabulü için TBMM’de 2/3(Üçte iki) çoğunluk aranıyor;
O halde neden Halk oylamasında da böyle bir çoğunluk aranmaz. Doğrusu bu değil midir?
Bundan sonra yapılacak bir Anayasa değişikliğinin 1.ci maddesine mutlaka bu hüküm konulmalıdır.
Halk oylamalarında da Mecliste olduğu gibi 2/3 (Üçte iki) çoğunluk aranmalıdır.
Devam edecek..
