Gazetemizin Kıymetli Yazarlarından, Değerli Dostum, Eğitimci, Şair, Yazar Fadlı DOĞAN geçtiğimiz yıl 2018’de rektum kanserine yakalandı. Bu kanser türünü nasıl yendiğini kendisine sordum. İşte cevapları;
Kolostomi Nedir: kalın bağırsağın kesilip, ucunun karın zarından dışarı çıkartılarak torbaya bağlanmasıdır. Böylece yapay bir anüs oluşturulmuş olur. Bazen daha sonra tekrar cerrahi bir operasyonla barsak içeri alınarak hasta tekrar kendi anüsüne kavuşur. Bu durum genellikle makat bölgesine yakın olan rektum kanserlerinde yara kesildikten sonra dikiş payı olmadığı zamanlarda uygulanan bir yöntemdir.
Ancak Kolostomi her zaman geçici olmayabilir: Genellikle İnsanlar daimi torba takmaya mahkûm olurlar. Bilhassa rektumu ve anüsü tamamen çıkarılan hastalarda kalıcı olarak kolostomi (torba) uygulanır.
Ülkemizde Binlerce İnsan Kolostomi (Torba) ile Yaşamaktadır: Günümüzde giderek artan kolon ve rektum kanserleri nedeniyle kolostomi (torba) uygulanması artan oranda sıklıkla yapılmaktadır. Teknik olarak kolay bir uygulamadır, ancak İnsanların yaşam kalitelerini olumsuz yönde etkilemektedir.
Torbanın Olumlu ve Olumsuz Yönleri: Olumlu yönü hayatta kalmanızı sağlıyor. Ama Allah’ın vermiş olduğu, kıymetini bilmediğimiz, zararlı maddelerle tahrip etmeye çalıştığımız konforlu yaşamdan eser kalmıyor. Torba takılan insanın yaşam kalitesi düşüyor, harekât kabiliyeti %50 azalıyor, sosyal ve toplumsal yaşamı önemli oranda olumsuz yönde etkileniyor… Torba (kolostomi) dikiş payı olmadığından en fazla rektum kanserlerinde uygulanmaktadır. Bazı durumlarda torbanın takılması kaçınılmazdır. Ancak her zaman gerekli değildir. Kaçınılmaz olan durumlarda elbette ki torbanın mutlaka takılması gerekir. Çünkü tüm olumsuzluklara rağmen yaşamanın önemi büyüktür. Torbayla da olsa yaşamak güzeldir.
İşte Doçent Dr. Tahsin DALGIÇ’ın Yöntemi: Rektum kanseri olan hastanın öncelikle 24 kur Radyoterapi (ışın) tedavisinden geçmesi gerekiyor. Işın tedavisi sonrası bazı rektumdaki kanser yaraları tamamen sönüp kayboluyor. Bazı yaralar ise küçülüp yukarı çekiliyor, dolayısıyla dikiş payı oluşması sonucu kapalı ameliyatla yara kesilip alınabiliyor. En önemlisi ise diyelim ki Radyoterapiye (ışına) rağmen dikiş payı oluşmayan hastalara genellikle Torba (kolostomi) uygulanıyor. Ancak Gastroenteroloji Genel Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Tahsin DALGIÇdikiş payı olmayan, yayılmamış rektum kanseri yaralarını geliştirdiği yeni bir yöntemle, Kolonoskopi yoluyla kazıyarak almaktadır. Zaten hasta önceden ışın tedavisi gördüğünden dolayı kanser yarasının yeniden nüksetme olasılığı %1-2 denecek kadar azdır. Çünkü Radyoterapi (ışın) o bölgedeki tüm kanserli hücreleri yakmıştır. Hasta ya %1-2’lik nüksetme riskini göze alarak yaranın kazıyarak alınmasını kabul edecek ya da konforlu yaşamdan vazgeçerek torbayı kabul edecektir. Bu tamamen hastanın kararına bağlıdır. Ben şahsım olarak riski göze alarak kaliteli yaşamı seçtim. Işın sonrası 4cm’den 2cm’ye düşen yaramı dikiş payı olmadığından Gastro Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Tahsin DALGIÇ Kolonoskopi yoluyla kazıyarak aldı. Rabbim sonunu hayır eylesin İnşallah…
Profesörden, Doçente Sevk: Bir Prof. egosu ve gururu nedeniyle bile olsa bir Doçente hasta sevk etmez. Bir Prof.’ ün bir hastayı Doçente sevk etmesi kesinlikle görülmemiş, duyulmamış bir şeydir. Ancak alanında usta, organ nakli konusunda Türkiye genelinde ün yapmış, mütevazı insan, büyük cerrah bir Prof. rektumdaki kanserli yaramı kazıyarak alsın diye beni Ankara Türkiye yüksek İhtisas Hastanesi Gastroloji Genel Cerrahisi Doç. Dr. Tahsin DALGIÇ’a gönderdi. Tahsin Hoca 2018 yılında yaramı kazıyarak aldı. Hamdolsun patoloji sonucu temiz çıktı. Aynı bölgeye iki defa üst üste ışın aldığımdan dolayı ışının verdiği olumsuzlukları saymasak, gayet iyi olduğumu söyleyebilirim. Başvurduğum beş tane Üniversite Hastanesi bana %50 kalıcı torba önerirken Tahsin DALĞIÇ Hocam yaramı kolonoskopi yoluyla kazıyarak almayı başarmıştır.
Rektum yarasını kazıyarak almak çok zor ve meşakkatli bir iştir. Böyle zor, yorucu ve ince işçilik isteyen hassas bir işlemi yapan bir cerrahın mesleğine âşık ve insanın yaşam kalitesine çok önem veriyor olması gerekir…
Bana gösterdiği ilgi ve alakadan dolayı, yüreği insan sevgisiyle dolu Kıymetli Hocam Sayın Doç. Dr. Tahsin DALGIÇ’a çok teşekkür eder, sevgi ve saygılarımı sunarım…
Not: Ankara Türkiye Yüksek İhtisas Hastanesi, Ankara Şehir Hastanesine taşınmıştır.
Yunus YAŞAR / adıyamanlılar haber