Bu ara kendimi eve kapatasım var. Gerçekten de toplum olarak, bu ülkenin insanları olarak geldiğimiz seviye aynen bu. Sizi bilmem, ama ben artık bunları görmek istemiyorum.
Memleket aynı memleket, insanlar aynı, bağ aynı, bahçe aynı, bostan aynı, hava aynı, su aynı... Peki ne demeye birbirimize bu kadar tahammülsüzleştik.
Ahmed Arif'in dediği gibi, tavuklarımız birbirine karışmış, birbirimizin sofrasına oturmuş, kabından kacağından yemek yemişiz. Bizi birbirimizden ayıran özelliklerimizi anlatıp, birlikte şaşırmış, birlikte gülmüşüz. Soğanımız, tuzumuz bitince hatta yeri gelince ekmeğimiz, birbirimizin kapısını çalmışız.
Ne ara böyle yabancılaştık. Uzak düştük, birbirimizden tiksinip, yaşam tarzını eleştirir olduk. Getirdiği yemeği elinden alıp arkasından çöpe döktük. Gerçekten biz ne ara insanlıktan çıktık, kendimizi, değerlerimizi unuttuk. Ne ara çektik perdemizi de kararttık ruhlarımızı. Ne ara unuttuk insanlığımızı.
Siyaset denen kirli aba, kimin omuzuna geçtiyse onu değiştirdi, dönüştürdü. İnsan olduğumuzu unutup, hoşgörüyü paylaşmayı, komşuluğu, saygıyı, sevgiyi, paylaşmayı... VS her şeyi paralı poşetlere koyup çöpe attık.
Değmedi be, gerçekten değmedi.