Hayatımızın gerçekleri arasında sıkışıp kaldığımız bir anda en güzel sığınaktır umut..
Hayat bize her zaman pembe gerçekler sunmuyor ne yazık ki.. Hergün belki daha fazla canımız yanıyor.. Ama umut öyle bir kurtuluş ki aslında.. Belki de bizim hayata başkaldırışımız var her bir umudun arasında.. Olmayacak hayal mi? Olmasın ne çıkar ki.. Biz umut ederek mutlu olabiliyorsak, olmasını dilemek ya da olduğunu hayal etmek bile bize mutluluk veriyorsa ne çıkar, umut edelim her bir adımda..
Gerçeklerin acı veren tınısından uzaklaşalım mesela.. Hepsini teker teker bir kenara itelim ve birer birer umut tohumlarını ekelim..
Birazcık hayalden hiçbir zarar gelmez. Olmasını istediğimiz herşeyi bir bir canlandıralım yüreğimizde. İç dünyamızı mutlu edebiliyorsak; ne mutlu bize..
Dışarıda kar varmış, fırtına varmış, acı veren gerçekler teker teker sıralanmış... Sevgi yerini kocaman bir yalana bırakmış, nefret her yere bir bir adım atmış.. Unutun hepsini. İçinizdeki yüksekliğe bırakın kendinizi. Umudun kollarında bir bir yeşertin tüm hayallerinizi..
Umut; mutluluğun ta kendisidir aslında. Hep güzellikleri umut ederiz. Gerçekleşmeyeceğini bilseniz de umut etmekten, hayal kurmaktan, onları teker teker iç dünyanızda gerçekleştirmekten asla vazgeçmeyin.. Hayatın getirdiği tüm hayal kırıklıklarına inat umut edin. Bu asla kendini kandırmaca değil. Bu, kendini mutlu etmek için bir adım atma..
Her bir adımda mutluluğa biraz daha yaklaşmaca... Tüm aldanışlara inat gülümseyebilme hayata.. Hayatın en acı halini alaya alma.. Sahte olan herşeyin karşısında dimdik durma..
Hadi yine aynını yapalım.. Gözlerimizi kapatalım ve şuan için en çok istediğimiz, fakat gerçekleşmeyeceğini düşündüğümüz her ne ise, onu umut edelim. Olduğunu hayal edip, yüreğimizde canladıralım. Yaptık mı? Biraz daha rahatladık sanırım şimdi. Tam anlamıyla umudun mutluluğunu hissettiysek eğer, başımızı gökyüzüne çevirip, gözlerimizi açalım ve karşımızdaki engin maviye bakabildiğimiz kadar bakalım..
Hoşça, dostça, umutla kalın..
Emine ÖZEL SUMMAK