Silik, siyah- beyaz bir görüntü belleğimde. Bu görüntü; rahmetli Tanju Okan’ a ait. Bir televizyon programında, tekerlekli sandalyede bir görüntü bu. İçimi parçalayan ve aynı zamanda ürkütücü. Görüntü silik ama, içimdeki sesi gayet net anımsıyorum. O ses; “ Adam parça parça gidiyor ve bırakamıyor. Ben kesin sigarayı hiçbir zaman bırakamam .” demişti.
O günkü içimdeki ses, yalnızca bugün için yalancı çıktı. Ben yıllardır ne sigara ne içki kullanıyorum. Fakat bağımlılığın ne kadar sinsi bir illet olduğunu biliyorum. O yüzden günlerdir dilimden düşmeyen rahmetlinin parçasını, korka korka söylüyorum. Sabah gözümü açıyorum, dilimde o parça. Akşam gözümü yumacağım yine o parça. En iyisi paylaşayım da benden çıksın dedim.
“ Benim en iyi dostum içkim sigaram
Onlar da terk ederdi olmasa param
Canım kadar yakınım el oldu şimdi
Dünyada dost denilen kelime yalan “
Bu dizeleri mırıldanırken, bir yandan da içimdeki ses: “ Sen aslında parasızlıktan içki ve sigarayı bıraktın. Bağımlı filan değildin sen. Ne zararı oldu ki sana? “ diyor. Çektiklerimi inkâra götürüyor beni. İşte, böylesine sinsi. Şimdi yine bir seçim yapıyorum ve o sesi yalancı çıkıyorum: “ Yalnızca bugün için kullanmayacağım. “ diyorum. Teşekkürler.