Sabah ezanı ile birlikte son nefesini verdi yaralı güvercin yavrusu. İki gün önce anne öldü, bugün de son yavru veda etti yaşama. Yaralıydı. Dün gündüz ve bütün gece bildiklerim doğrultusunda elimden gelenin en iyisini yaptım. Fakat artık baktım ki; tamam hali kalmadı, gitmek istiyor, ben de ruhen vedalaştım onunla. Bu nasıl bir zarifliktir ki inanın ancak ben bu izni verince son nefesini verdi. Bana göre bu, benim onun için gösterdiğim çabaya bir “teşekkür etmekti”.Aslında ben ona minnet doluyum, böyle bir deneyimi bana yaşattığı için.
Tabii bir tarafım ne kadar olsa isyanda henüz, keşke yaşasaydı. Maalesef “ ölüm “ gerçeği her canlı için geçerli, öyle ya da böyle. Yine bir ilkti benim için, bir ölüyü gömmek. Gittim onu gömdüm ağlaya ağlaya. Kafamda bir sürü arı vızıltısı gibi sesler. Baktım ki susturamayacağım, en iyisi sizlerle paylaşayım istedim.
Ben biraz önce o nazik ruhla vedalaştım; gitmesine izin verdim. Ruhu şad olsun! Yaşamımda tüm sevdiklerimle, giden ben olayım ya da onlardan biri olsun, böyle nazik, naif vedalar nasip eylesin! Âmin!